4. Ceza Dairesi 2015/27281 E. , 2020/1443 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, kasten yaralama, hakaret, iş yeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A-Sanık ... hakkında mağdur ..."a yönelik silahla kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde;
Sanığa yükletilen kasten yaralamaya teşebbüs eylemi ile ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği,
Anlaşıldığından sanık ..."un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B-Sanık ... hakkında katılan ..."a yönelik silahla tehdit, hakaret ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyiz incelemesine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Sanık hakkında silahla tehdit suçundan kurulan hüküm ile ilgili olarak;
Sanığın silahla tehdit eyleminden sonra gerek telefonla arayarak gerekse farklı tarihlerde mesaj atarak eylemlerini devam ettirmesi nedeniyle farklı tarihdeki bu eylemlerinin TCK"nın 106/1-1. madde kapsamında olduğu ve TCK"nın 43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2)Sanık hakkında hakaret ve TCK"nın 106/1-1. maddesindeki hükümler yönünden;
02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret suçunun ise, suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden de uzlaştırma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek hakaret ve TCK"nın 106/1-1. maddesindeki tehdit suçu ile ilgili olarak uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3)Sanık hakkında her üç suçtan kurulan mahkumiyet hükümleri açısından ortak olarak
a)Sanığın katılan ..."un 2004 yılından 2008 yılına kadar kendisine ait işin Sakarya il sorumlusu olarak dört yıl yanında çalıştığını, ülke genelinde yaşanan ekonomik krizden etkilenerek iflas ettiklerini, iflastan sonra Bursa ilinde yeni bir firma kurmayı teklif ettiğini ve bankalardaki sicili nedeniyle firmanın katılan üzerine yapılmasını kararlaştırdıklarını, son zamanlarda katılanın işinin gereğini yerine getirmediğini, İzmir de girdikleri ihaleye itiraz dosyasını götürmediğini, başkası ile ilişkinin olduğunu öğrendiğini, aralarındaki ticari ilişkinin bitimi için gereken parayı ödemediği gibi telefonlarına da bakmaması üzerine katılanın bulunduğu büroya gittiğini savunması karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak, sonucuna göre silahla tehdit ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçları açısından TCK"nın 29. maddesinde, hakaret suçu açısından da TCK"nın 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
b)Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."un temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz olmadığından (B-1) numaralı bozma sebebi yönünden 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.