Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/7312 Esas 2017/9019 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7312
Karar No: 2017/9019
Karar Tarihi: 03.10.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/7312 Esas 2017/9019 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/7312 E.  ,  2017/9019 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirzaın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizlik kararına dair verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalı-borçlu aleyhine sözleşmeye dayalı borcunu ödemediğinden... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2013/232 sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek, borçlunun haksız olan itirazının iptali ile takibin devamına, % 20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.Davalı,... İcra Daireleri’nin yetkisizliğine karar verilmesini ve davanın reddini dilemiştir Mahkemece, ... İcra Daireleri"nin yetkili olduğunun kabulü ile... İcra Müdürlüğü"nün takibe konu alacak ile ilgili yetkisizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Somut uyuşmazlıkta, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır.Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır (Saim Üstündağ, İcra Hukukunun Esasları, İstanbul 1995, 6. Bası, s. 101-102 ). Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemenin (icra dairesinin) hangi yer mahkemesi (icra dairesi) olduğunu açıklamak zorundadır.Somut olayda icra takibi, ... 2.İcra Müdürlüğü nezdinde ilamsız icra takibi şeklinde başlatılmıştır. .
    Borçlu tarafından 13.02.2013 tarihinde itiraz dilekçesi verilmiştir. İtiraz dilekçesinde belirtilen ikamet adresi ile ödeme emrinin tebliğ edildiği adres aynı olup, bu dilekçeyle yetki, borç, faiz ve fer’ilerine itiraz edilmiştir.
    Anılan dilekçenin yetki itirazına ilişkin bölümü aynen; “Yasal süresi içinde yetkiye itiraz ediyoruz” şeklindedir.Borçlu bu dilekçesiyle icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, ancak hangi yer icra dairesinin yetkili olduğunu açıklamamıştır. Yetki itirazında yetkili icra dairesinin açıkça belirtilmesinin gerektiği ve yasanın aradığı açıklıkta bir yetki itirazının bulunmadığı anlaşılmıştır.O halde, usulüne uygun olarak icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmediğinden eldeki itirazın iptali davasının, icra dairesinin yetkisizliğinden bahisle reddedilmesi yerinde olmayıp, yerel mahkemece davanın esasına girilerek taraf delillerinin tartışılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gereklidir. Mahkemece, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’un 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03.10.2017 peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-3 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.