12. Hukuk Dairesi 2020/5475 E. , 2021/1330 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
İİK"nun 170/3. maddesi gereğince; icra mahkemesi, aynı Kanun"un 68/a maddesinin 4. fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasında ise; "İcra mahkemesi, itirazın kabulüne karar vermesi halinde, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde alacaklıyı senede dayanan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum eder" hükmüne yer verilmiştir.
Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlu şirketin, dayanak çekteki imzaların şirket yetkililerine ait olmadığını ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, borçlu şirket yetkililerinin imzaları incelenerek düzenlenen 29.01.2018 havale tarihli rapora itibar edilerek senetteki mevcut imzaların borçlu şirket yetkililerinin eli ürünü olmadığı gerekçesiyle imza itirazının kabulüne karar verildiği, alacaklı tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, alacaklının 07.8.2017 havale tarihli cevap dilekçesinde; takibe konu çekteki imzaların,.. tarafından imzalandığını beyan ettiği ve dosyada mübrez ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün kayıtlarına göre, adı geçenin şirketi temsile yetkili olmadığı görüldüğünden, mahkemece imza incelemesi yapılmasının fuzuli olduğunun kabulü gerekir.
O halde, mahkemece, alacaklının takip konusu çekteki imzaların borçlu şirket yetkilisi olmayan kişiye ait olduğu yönündeki beyanı nazara alınarak, imza incelemesi yapılmaksızın imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve imza incelemesi yapılmadan sonuca gidilmesi gerektiğinden, borçlunun alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, alacaklı aleyhine tazminat ve para cezası verilmesi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesince; HMK’nun 353/1-b-2 ve 356 maddeleri gereğince, ilk derece mahkemesi kararının, tazminat ve para cezası yönünden düzeltilerek yeniden esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, istina
başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmakla, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi"nin 28.02.2020 tarih ve 2018/1487 E. - 2020/394 K. sayılı kararının, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ... 9. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 15.02.2018 tarih ve 2017/511 E. - 2018/154 K. sayılı kararının hüküm bölümünün tazminata ilişkin 2. maddesi ile para cezasına ilişkin 3. maddesinin silinerek karar metninden çıkartılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca (ONANMASINA), karar düzelterek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.