7. Hukuk Dairesi 2014/1412 E. , 2014/4158 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İstanbul Anadolu 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 25/12/2012
Numarası : 2011/209-2012/1166
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, müvekkilinin 18/02/1998-07/04/2010 tarihleri arasında davalı işverenlik nezdinde çalıştığını, son ücretinin 4.256,80 TL olduğunu, ekonomik kriz ve iş hacmindeki küçülme sebebi ile davalı yan tarafından iş akdine son verildiğini, ancak haklarının ödenmediğini, fesih gerekçesinin gerçeği yansıtmadığını iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, öncelikle davacının işe iade talepli dava açtığını, aynı anda tazminat alacağı davası açamayacağını, müvekkili işverenliğin ekonomik kriz nedeniyle işçi çıkarmak durumunda kaldığını, üst düzey yönetici olan davacının fazla çalışma ücreti talebinde bulunamayacağını, davacıya tüm haklarının ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iş akdinin ekonomik sebeplerle feshedildiği, fesih nedeninin tazminat ödemeyi gerektirdiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içindeki bilgi ve belgelerden, davacı tarafça davalı işveren aleyhine Kartal 2. İş Mahkemesinde işe iade davası açıldığı, davanın kabulüne dair verilen kararın Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 03/02/2012 tarih, 2011/5753 E. 2012/1096 K. sayılı ilamıyla bozulmasına karar verildiği, bozma ilamı sonrasında yargılamanın İstanbul Anadolu 2. İş Mahkemesinin 2012/541 Esas nosu üzerinden devam ettiği anlaşılmaktadır. Devam eden işe iade davasının sonucu feshe bağlı, alacaklar olan kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin alacağı talepli davanın sonucunu etkileyecektir. Şöyle ki; Söz konusu işe iade davasının red ile sonuçlanıp kesinleşmesi durumunda: feshin geçerli nedene dayandığının kabulü halinde davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücretine hak kazanacağı, feshin haklı nedene dayandığının kabulü halinde davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanamayacağı, yıllık izne hak kazanacağı, işe iade davasının kabul edilerek işe iadeye karar verilmesi, davacının süresi içinde işe iade için başvurmaması halinde ilk fesih geçerli hale geleceğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izne hak kazanacağı, işe iade davasının kabul edilerek işe iadeye karar verilmesi, davacının işe başlamak için müracaat etmesi ve işverence işe başlatılmaması halinde ise artık yeni bir fesih söz konusu olacağından ve yeni bir davaya konu olacağından bu davada bu taleplerin usulden reddine karar verilmesi, davacının işe iadesine karar verilmesi ve işverence işe başlatılması halinde ise her üç alacağında reddine karar verilmesi gerekecektir. Bu kapsamda işe iade davasının sonucuna göre bu dosyada farklı kararlar verilmesi söz konusu olacağı dikkate alınarak, işe iade davasının bekletici mesele yapılarak, işe iade davası sonuçlanıp kesinleştikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Davacı vekili ıslah dilekçesiyle arttırdığı alacaklar bakımından faiz talebinde bulunmadığı halde HMK"nun 26. maddesine aykırı olarak talep aşılarak fazla mesai ücreti ve ulusal bayram genel tatil ücreti alacakları yönünden faize karar verilmesi doğru olmamıştır.
O halde davalı vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 19/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.