MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlular .... ve ... İnşaat Tic. Madencilik Ve San. Ltd. Şti. aleyhine başlatılan ilamlı takibe karşı, İcra mahkemesinin 2015/184 E. sayılı asıl dosyasında borçlu ....nin, icra mahkemesinin birleşen 2015/187 E. sayılı birleşen dosyasında borçlu ... İnşaat Tic. Madencilik Ve San. Ltd Şti.nin, icra takibinin dayanağı olan ... 3. İş Mahkemesi’nin 15.05.2015 T. 2015/111 E.- 2015/362 K sayılı kararının hüküm kısmında alacak kalemlerinin net alacak olduğu belirtilmediği ve alacak kalemlerinin net olarak hesaplanmadan brüt olarak takibe konulduğunu ileri sürerek icra emrinin düzeltilmesini talep ettikleri, mahkemece; takip konusu ilama uygun olarak ilamda yazılı olduğu şekliyle takibe konulduğu, ilamın yasaya aykırı olduğu ileri sürülüyor ise buna karşı ilgili daireye temyiz yoluna başvurulabileceği gerekçesiyle asıl ve birleşen dosya yönünden şikayetin reddine karar verildiği, mahkeme kararının borçlular tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır.
İlamların infaz edilecek kısmı hüküm fıkrası olup, ilamın aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesi, infazın ilama uygunluğunu denetlemekle görevli olup, ilamı yorumlayıp, değiştiremez. (HGK"nun 8.10.1997 tarih, 1997/12-517 E, 1997/776 K.).
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu"nun 94, 61, 103 ve 104. maddeleri gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene aittir. Bir başka deyişle alacaklı, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabilir. Ancak ilamın hüküm kısmında açıkça net alacağa hükmedildiği belirtilmemiş ise bu halde de brüt miktara hükmedildiğinin kabulü gerekir.
Somut olayda, takibe dayanak ilamda, alacak kalemlerinin brüt olarak hüküm altına alındığı görülmektedir.
O halde mahkemece yukarıda belirlenen esaslar çerçevesinde Yargıtay denetimine elverişli şekilde bilirkişiden rapor alınarak net alacak kalemleri tespit ettirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.