Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/13883
Karar No: 2019/8943
Karar Tarihi: 05.12.2019

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/13883 Esas 2019/8943 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın bir başka suçtan aranması nedeniyle polis tarafından durdurulduğunda eniştesinin sahte kimlik bilgileri vermesi sonucu sürücü belgesine el konuldu. Daha sonra sanık gerçek kimlik bilgilerini beyan etti. Mahkeme durumun resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu oluşturmadığını ve eylemin kimliği bildirmeme eylemi olarak nitelendirilmesi gerektiğine karar verdi. Sanık lehine olan bu kararda, eylemin gerçekleştiği tarihten temyiz inceleme tarihine kadar olan sürede kabahatler kanunu kapsamında idari para cezası verilmesine yer olmadığı belirtildi. Kararda yer alan kanun maddeleri 5237 sayılı TCK'nin 268. maddesi ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi.
11. Ceza Dairesi         2017/13883 E.  ,  2019/8943 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    5237 sayılı TCK"nin 268. maddesinde tanımlanan suçun oluşabilmesi için sanığın öncelikle bir suç işleyip kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanmasının gerekeceği; hakkında başka bir suç nedeni ile yakalama kararı bulunan sanığın, yakalanmamak maksadıyla başkasına ait kimlik ya da kimlik bilgilerini kullanmaktan ibaret eyleminin başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçunu oluşturmayacağı anlaşıldığından tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
    Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşabilmesi için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekir. Yalan beyanın tek başına kanıtlama gücünün bulunmadığı, bu beyana rağmen görevlinin, beyan edilen hususların doğruluğunu araştırıp da belgeyi sonra düzenlemesinin gerekli olduğu hallerde, belgeye dayanak oluşturan bilgi yalan beyan olmayıp, görevlinin araştırması sonucu ulaştığı bilgi olduğundan, yine beyan olunan bilgiler ilgili memur ya da makamın başkaca araştırma yapmasını, belge incelemesini gerektirirse veya yalan beyan üzerine memurun kandırılamaması neticesinde doğru şekilde belge oluşturulması durumunda anılan suçun oluşmayacağı açıktır.Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; bir başka suçtan aranmakta olan sanığın, gelen ihbar üzerine görevli polis memurları tarafından durdurulup kimliği sorulduğunda, eniştesi ...’e ait sürücü belgesini verdiği daha sonra sanığın gerçek kimlik bilgilerini beyan ettiği, tutanakların gerçek kimlik bilgilerine göre tanzim edilmesi karşısında, 5237 sayılı Kanun"un 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşmayacağı, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu"nun 40/1. maddesi kapsamında idari para cezası yaptırımını gerektiren kimliği bildirmeme eylemi olarak nitelendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının, eylemin gerçekleştiği 26.12.2013 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta CMUK"nin 322 ve Kabahatler Kanununun 24. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan Kabahatler Kanununun 20/1. maddesi uyarınca sanık hakkında İDARİ PARA CEZASI VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, 05.12.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    .

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi