Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/1123
Karar No: 2014/969
Karar Tarihi: 26.11.2014

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1123 Esas 2014/969 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/1123 E.  ,  2014/969 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 24/01/2013
    NUMARASI : 2012/858 E-2013/38 K.

    Taraflar arasındaki "şikayet" isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda; Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 17.02.2011 gün ve 2010/984 E.-2011/156 K. sayılı kararın incelenmesi davacı-borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 12.03.2012 gün ve 2011/22861 E.-2012/7311 K. sayılı ilamı ile;
    ("...1-Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE;
    2)-Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarına gelince :
    Alacaklı tarafından borçlu hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlatılmış, borçlu tarafından mahkemeye yapılan başvuruda, takibe konu edilen çek bedelinin ilgili çek hesabında bulundurulduğu ileri sürülerek takibinin iptali talep edildiği, mahkemece borca yönelik itirazın reddine karar verilmiştir.
    İİK.nun 169/a-6. maddesinde "...takip muvakkaten durdurulmuş ise bu itirazın reddi halinde borçlu, diğer tarafın isteği üzerine takip konusu alacağın yüzde kırktan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir."hükmü yer almaktadır. Borçlu hakkındaki takibin 26. 10.2009 tarihinde muvakkaten durdurulduğuna göre belirtilen yasa hükmü uyarınca alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, alacaklının icra inkar tazminatı isteminin reddine dair yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...")
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, şikayet istemine ilişkindir.
    Davacı-borçlu vekili, müvekkili aleyhine Mersin 2.İcra Müdürlüğü’nün, 2009/9049 E. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus usul ile takibat yapıldığını, ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını, çekin vade tarihinde karşılığının bankada mevcut olduğunu, hal böyle iken çekin vade tarihi beklenmeden aleyhlerine icra takibatı başlatıldığını, çekin vade tarihine bakılmaksızın ve üzerindeki ihtiyati tedbir kaydı dikkate alınmaksızın Mersin 2.İcra Müdürlüğü’nce takibe alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, 3167 sayılı Yasa’nın geçici 2.maddesi gereğince çekin keşide tarihinden önce ibraz edilmesi nedeni ile TTK.nun 720.maddesi gereğince, usulüne uygun bir ibraz ve ödemeden imtina durumunun tespitinin yapılamadığı, bu çeke dayalı olarak kambiyo senedine özgü takip yapılamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen kararın, davalı tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 12.HD.nin 21.09.2010 gün ve 2010/7640 E., 2010/20607 K.sayılı ilamı ile, anılan yasanın TTK.nun ibrazla ilgili 708 ve 720.maddelerini ortadan kaldırmadığı ve ibrazın geçerli olduğu gerekçesi ile davanın reddi kararı verilmesi gerekliliğine işaretle karar bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın reddi ile davalının icra inkar tazminatı isteminin reddine dair verilen karar; davacı-borçlu vekilinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde yazılı gerekçeyle icra inkar tazminatına ilişkin olarak olarak karar bozulmuştur.
    Yerel mahkemece, önceki kararda direnilmiş; hükmü davalı-alacaklı vekili, temyiz etmiştir.
    Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davalı-alacaklı lehine icra inkar tazminatı verilip verilmeyeceği noktasındadır.
    Öncelikle, eldeki davanın “borca itiraz” davası mı, yoksa “şikayet”mi olduğu hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nun 33. (1086 sayılı Kanun’un 76.)maddesine göre hukuki nitelendirme hakime aittir.
    Davacı-borçlu dava dilekçesinde, davalı-alacaklı tarafından hakkında, 05.09.2009 vade tarihli çeke dayanarak, kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile icra takibi yapıldığını, söz konusu çek hakkında tedbir kararı bulunduğunu, ayrıca çekin vadesinin 05.09.2009 tarihi olmasına rağmen bankaya 04.09.2009 tarihinde ibraz edilmesinin, 5838 sayılı Kanun’un 18.maddesine aykırı olduğunu, 05.09.2009 tarihinin hafta sonu tatiline gelmesi nedeniyle çekin 07.09.2009 tarihinde bankaya ibraz edilmesi gerektiğini, bu tarihte de çek bedelinin bankadaki hesapta bulunduğunu, dolayısı ile davalı-alacaklının hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapmasının ve ödeme emrinin usulüne uygun olmadığını belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Dava dilekçesini yorumlamak hakime ait olduğundan, davacının bu talebi 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)’nun 170/a maddesine uyan “şikayet” niteliğindedir.
    Şikayet isteminde de, İİK’nun 169/a-6 maddesindeki icra inkar tazminatına hükmedilemez.
    Öyleyse, yerel mahkemece davalı-alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemesine yönelik kararı usul ve yasaya uygundur.
    Açıklanan nedenler karşısında sonuçta; yerel mahkemenin “davalı-alacaklı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmeyeceğine” ilişkin direnme gerekçesi usul ve yasaya aykırı ise de, sonuç itibari ile doğru olan direnme kararının onanmasına, karar vermek gerekmiştir.
    S O N U Ç : Davalı-alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan değişik gerekçe ve nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 26.11.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi