13. Hukuk Dairesi 2015/21738 E. , 2017/5789 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile imzaladıkları “... ... Sitesi konut projesi inşaat ve satış vaadi sözleşmesi” ile 350.000 TL bedelle bir adet daire satın aldığını, satış bedelini ödediğini ve 12.09.2013 tarihinde kat irtifakı tapusunu aldığını, davalının bu proje için oluşturduğu internet sitesinde lüks konut olacağının taahhüt edildiğini, satış vaadi sözleşmesinin 2. maddesine göre de davalının birinci sınıf konut yapma taahhüdü altına girdiğini ve buna göre bedel tahsil ettiğini, ancak inşaat bitirilip daire tapusu verildiğinde dairenin taahhüt edilen lüks konutlarla hiç ilgisinin olmadığını, en ucuz malzeme ile yapıldığını gördüğünü, teslim alır almaz davalı ile irtibata geçtiğini, ancak sonuç alamadığını ileri sürerek ödemiş olduğu bedelden ayıplı ifa nedeniyle şimdilik 50.000 TL indirim yapılarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, yapılan konutların taahhüt edilen niteliklere sahip olduğunu, herhangi bir ayıp ya da eksik iş bulunmadığını, aksi kabul edilse dahi davacının ihbar yükümlülüğüne uymadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davalının tahkime yönelik itirazının reddine, davacının süresinde yapılmış bir ayıp ihbarı bulunmadığından açık ayıplara yönelik taleplerinin reddine, bilirkişi raporu ile belirlenmiş olan gizli ayıplar yönünden 18.919,00 TL ile eksik işler nedeniyle belirlenmiş olan 12.297,00 TL olmak üzere toplam 31.216,00 TL"nin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile davalıdan tahsiline ve fazla talebin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle Mahkemece eksik iş olarak kabul edilen hususların açık ayıp niteliğinde olduğunun anlaşılmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacının temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede; Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın almış olduğu dairede mevcut ayıplar ve eksikler nedeniyle oluşan değer kaybının davalıdan tahsilini istemiş, davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, açık ayıplar yönünden davacının teslim tutanağında bağımsız bölümü tam ve eksiksiz aldığını beyan etmiş olması ve herhangi bir ihtirazi kayıt ve şerh düşmemiş olması nedeniyle açık ayıplar yönünden talebinin reddine karar verilmiştir. Ne var ki; 14.12.2013 tarihli daire teslim tutağında, davacının “mevzuattan kaynaklı, muayene süresi içinde ortaya çıkacak haklarımız saklı kalması kaydıyla teslim aldım” şeklinde ihtirazi kayıt ile taşınmazı teslim aldığı gibi, açık ayıplar yönünden öngörülen 30 günlük ihbar süresi dolmadan 31.12.2013 tarihinde eldeki davayı açtığı anlaşılmakta olup, bu hususlar gözetilerek açık ayıplar yönünden de davacının talebinin kabul edilmesi gerekmektedir. O halde Mahkemece, 14.12.2103 tarihli teslim tutanağına göre davacının ihtirazi kayıt ile taşınmazı teslim aldığı ve teslim tarihinden itibaren 30 günlük ihbar süresi içerisinde eldeki davayı açtığı gözetilerek açık ayıplar yönünden de talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, ikinci bent gereğince temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.598,36 TL kalan harcın davalıdan alınmasına HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,11/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.