Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/32532
Karar No: 2020/9102
Karar Tarihi: 24.09.2020

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/32532 Esas 2020/9102 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, eşinin ölümü sonrasında sahte bir Adli Tıp raporu hazırlayarak sigorta şirketinden para almaya çalıştı. Bu suçlarından dolayı mahkumiyet kararı verildi. Temyiz sonrası resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hüküm, zamanaşımı nedeniyle düştü. Ancak, nitelikli dolandırıcılık suçu sabit görüldü. Hapis cezası yerine adli para cezası verilirken yeterli ve yasal gerekçeler gösterilmeyerek fazla ceza tayini yapıldığı belirlendi. Bu nedenle, hüküm fıkrasında düzenleme yapılarak onama kararı verildi.
Kanun Maddeleri:
- TCK 158/1-k, 35, 62/1, 50/1-a, 52
- TCK 204/1, 62/1, 63, 51
- 5237 sayılı TCK 66/1-e, 67/4, 102/4, 104/2
- 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi
- 1412 sayılı CMUK 321, 322
- 5271 sayılı CMK’nın 223/8.
15. Ceza Dairesi         2017/32532 E.  ,  2020/9102 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : TCK"nın 158/1-k, 35, 62/1, 50/1-a, 52 maddeleri gereğince mahkumiyet
    TCK"nın 204/1, 62/1, 63, 51 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."nın eşi olan ..."nın İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 20.05.2009 tarih ve 1435 nolu raporuna göre hastalık nedeniyle 30.09.2008 tarihinde vefat ettiği, sanığın eşi ölen ..."nın, katılan ... ’ın müfettiş olarak çalıştığı ... Sigorta şirketinde ferdi kaza sigortalı olduğu, ...’nın kendinde mevcut bir hastalık sonucu ölmesi nedeniyle sigorta şirketinden para alamayacağını anlayan sanık ..."nın Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun raporu hakkında bilgi sahibi olması üzerine Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu adına 20.05.2009 tarihli sahte rapor düzenleyerek raporda ...’nın sert bir zemine çarpmasıyla oluşan göğüs kafesi dördüncü kaburganın kırılması ve kalbi besleyen ana damarlardan CX i sıkıştırmasıyla dolaşım sekteye uğraması ve kalp içerisindeki mitral kapağın görevini yapamamasından dolayı miyokart enfaktüsü nedeniyle öldüğünü yazdığı, raporun alt kısmına İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulunda görevli olan Doç. Dr. ..., Uzm. Dr. ...ı, Uzm. Dr. ..., Prof. Dr...., Uzm. Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ..., Doç. Dr. ..., Doç. Dr. ...’nun isim ve soyisimlerini yazarak adı geçen doktorların adına başka bir şahsa imza attırdığı, sahte olarak düzenlediği Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kuruluna ait raporun alt kısmına da Tokat 1. Asliye Ceza Mahkemesinde Yazı İşleri Müdürü olarak görev yapan katılan ..."nun adının ve soyadının yazıldığı katılan ...’ya ait olmayan aslı gibidir ibaresi yazılı kaşeyi basarak, tespit edilemeyen şahsa imzalattığı ve dışarıdan temin ettiği Tokat 1.Asliye Ceza Mahkemesine ait olmayan sahte bir mühürle imzanın üzerini mühürlediği,daha sonra sanığın Tokat 1.Asliye Ceza Mahkemesi adına 2008/4969 Esas,2009/6587 Karar nolu 10.06.2009 tarihli ... evde temizlik yaparken merdivenlerden düşmesi neticesinde geçirdiği kalp krizinden öldüğüne ilişkin takipsizlik kararı yazdığı, sanığın sahte olarak tanzim ettiğiAdli Tıp Kurumu Birinci İhtisas Kurulu raporu ile mahkeme kararını ... şirketine ... kargo vasıtasıyla gönderdiği, gönderici bölümüne ölen eşi ...’nın adını soyadını ve kendi telefon numarası ile adresini yazdığı ferdi kaza sigortalısı olan ...’nın kaza neticesi öldüğünü belirterek sigorta şirketinden sigorta bedelini talep ettiği, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediği iddia olunan somut olayda ;
    1)Resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanığın üzerine atılı TCK’nın 204 maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunun kanunda gerektirdiği cezaların türü ve üst sınırı itibariyle sanığın lehine olan 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 67/4 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen olağan zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu ve zamanaşımını kesen en son işlemin de 31/03/2011 tarihli mahkumiyet hükmü olduğu, bu tarihten inceleme tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    2)Nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılan beyanı, tanık anlatımı, uzmanlık raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğuna ilişkin mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""120 gün"", “40 gün” , “33 gün” ve ""1320 TL adli para cezası” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""5 gün"", “2 gün”, “1 gün” ve “40 TL adli para cezası “ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi