Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Takibe dayanak ilamda kamulaştırılmasız el atma nedeniyle tazminat alacağının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir.
Faiz alacağına mahkeme ilamında hükmedildiğinden BK.nun 113/2 maddesi uyarınca halin icabında anlaşılan durum gereği bu alacaktan açıkça feragat edilmediği sürece hukuki varlığını koruyacağından alacaklı fazlaya ilişkin hakların saklı tutmasa bile zamanaşımı süresinin dolmasına kadar ilamda yazılı eksik faiz alacağını her zaman talep edebilir.
Somut olayda ilk takip dosyasında, takip talebine kadar işlemiş fazi için, bu takip dosyasında talep sınırlandırıldığından, bu miktarla kendini bağlamıştır. Bu durumda işlemiş faiz farkı alacağını bu takip dosyasından isteyemez. Ancak alacaklı işlemiş faiz farkı alacağını ayrı takip konusu yapabilir. Yeni takibin mürkerrerlik nedeniyle mahkemece iptaline karar verilmesi isabetsiz olup borçlunun işlemiş faiz miktar ve faize faiz yürütüldüğüne ilişkin şikayetinin incelenerek oluşacak sonuca göre hüküm tesis edilmesi gereklidir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 24.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.