9. Hukuk Dairesi 2014/28607 E. , 2016/924 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı ...’nin sevk ve idaresinde diğer davalı .... nezdinde silahlı güvenlik görevlisi olarak 23.03.2007 tarihinde işe başladığını, 11.04.2011 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, bu tarihte davacının iş akdinin haklı bir neden gösterilmeden bildirimsiz olarak feshedildiğini, müvekkile bakiye ücreti ile yıllık ücretli izin ücretlerinin ödendiğini, ihbar tazminatı ve kıdem tazminatının ödenmediğini, davacının hafta içi 08.00-18.00, cumartesi günleri 09.00-16.00/17.00 saatleri arasında çalıştığını, alacaklarının ödenmediğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı .... vekili; davacının 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair kanun hükümlerine uymayarak çalışma izni ve kimlik kartının süresi 13.04.2011 tarihinde dolmasına karşın yenileme sınavına girmediğini, bunun üzerine ilgili kanuna göre çalıştırılma imkanı kalmadığını, davacıya 17.04.2011 tarihindeki sınava girmesi ve yenileme sertifikasını müvekkil işyerine verinceye kadar yıllık ücretli izinleri kullanması teklif edildiğini ya da sosyal haklarında hiçbir değişiklik olmayacak şekilde şirketin merkezinde başka bir pozisyonda çalışmasının teklif edildiğini, ancak davacının bu teklifleri kabul etmediğini, 11.04.2011 tarihinde yıllık izinlerini kullanmasına dair teklif bildirimi yapıldığını, fesih bildiriminin 18.11.2011 tarihinde gerçekleştiğini, iş sözleşmesinin usul ve yasaya uygun olarak feshedildiğini, bundan dolayı ihbar ve kıdem tazminatı almaya hak kazanamayacağını, fazla mesai alacaklarının 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, dava tarihinden geriye doğru beş yıllık süre öncesi için hesaplama yapılmaması gerektiğini, yapılan fazla mesailerin ücret bordrolarına yansıtıldığını ve ödendiğini, bundan dolayı fazla mesai alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; fazla çalışma ücret alacağı hususunda zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının 23.03.2007-18.04.2011 tarihleri arasında çalıştığını, mevzuat uyarınca valilikten çalışma izni alması gerektiğini, sertifikasının 13.04.2011 tarihinde sona erdiğini, 17.04.2011 tarilindeki sınava girerek sertifikasını müvekkil şirkete vermesinin talep edildiğini, bu süre zarfında yıllık izinleri kullanmasının teklif edildiğini ayrıca sosyal haklarında değişiklik olmaksızın başka bir pozisyonda çalışmasının teklif edildiğini, davacının iki teklifi de reddettiğini, davacının iş sözleşmesinin 18.04.2011 talihinde feshedildiğini, davacının bilerek ve isteyerek özel güvenlik görevlisi sertifikası almaktan imtina ettiğini, kendisine sunulan teklifleri kabul etmediğini ve mevzuat uyarınca silahlı güvenlik olarak çalıştırılmasının mümkün olmamasından dolayı iş sözleşmesinin 4857 sayılı İK 25/11 maddesi uyarınca haklı olarak sonlandırıldığım, kıdem ve ihbar tazminatını hakedemeyeceğini, fazla çalışma alacağı bulunmadığını, çalıştığı bütün sürelerde fazla mesai yapmasının mümkün olmadığını, bankaların çalışma saatlerinin 09.00-17.00 saatleri olduğunu, yoğun çalışma dönemlerinde mevzuata uygun ödemelerin yapıldığını, ücret bordroları ile banka ödemelerinin kıyaslanması ile bu durumun tespit edilebileceğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece davanın reddine hükmedilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş akdinin davalı işveren tarafından haklı nedenle feshedilip feshedilmediği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Davacı işten haksız olarak çıkarıldığını iddia etmiş, mahkemece, güvenlik görevlisi olarak çalışan davacının kimlik belgesinin süresinin 13.04.2011 tarihinde sona erdiği, süresi dolmuş bir kimlik belgesi ile özel güvenlik görevlisi olarak çalışılmasının mümkün olmadığı, bu itibarla davacının iş akdinin feshine gerekçe olarak gösterilen özel güvenlik kimlik kartını yenilememesinin haklı fesih sebebi olacağı gerekçesiyle davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç hatalıdır.
Güvenlik görevlisi olan davacının çalışması yasa gereği sertifikaya bağlıdır ve süresi dolduğunda sertifikanın yenilenmesi gerekmektedir. Somut olayda, süresi dolan sertifikası yenilenmediğinden davacının güvenlik görevlisi olarak çalıştırılma imkanı kalmadığı sabittir. Sertifikanın yenilenmemesi işveren yönünden zorlayıcı sebep olup, işverenin fesih hakkı bulunmaktadır. Ancak bu husus İş Kanunu 25/III maddesi kapsamında bulunduğundan işveren sadece kıdem tazminatı ödeme yükümlülüğü altındadır. Bu nedenle davacının kıdem tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile bu istemin reddi bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 18/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.