Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22357 Esas 2017/5221 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/22357
Karar No: 2017/5221
Karar Tarihi: 27.04.2017

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/22357 Esas 2017/5221 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/22357 E.  ,  2017/5221 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı borçlu ile dava dışı ... ... arasında, malzeme ve ödeme konusunda sözleşme yaptıklarını, sözleşmede davalı site ödemeye kefil, dava dışı ... yüklenici taraf olarak sözleşmeyi imzaladıklarını, sözleşme ile davalı-borçlunun ödemesi gereken 122.620,00 TL ve alınan 5.607,00 TL ek malzeme bedeli toplam 128.227,00 TL ödemesi gerekirken bir kısmını ödemediğini, ödenmeyen 11.247,00 TL ve 4.867,33 TL faizin tahsili için toplam 16.114,33 TL lik borçlu aleyhine ... 2. İcra Müdürlüğünün 2013/1475 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının borca itiraz ettiği ve takibin durduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece itirazın iptaline karar verilmesi talep edilen icra dosyasında davalının itirazının bulunduğu ancak bu itiraz üzerine takibin durdurulmasına yönelik bir karar alınmadığı, bu haliyle devam eden bir takibin bulunduğu, usuli yönden durmuş bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    Dava, ilamsız takipte icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı alacaklı tarafından 18.04.2013 tarihinde başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emri davalı borçluya 22.04.2013 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı tarafından 26.04.2013 tarihinde yasal süre içerisinde itiraz edilmesi üzerine davacı tarafından 16.04.2014 tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesine başvurularak itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı isteminde bulunulmuştur. Mahkemece her ne kadar İcra Müdürü tarafından takibin durmasına ilişkin herhangi bir karar verilmemiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ise de, esasen İİK.nun 66.maddesi gereğince müddeti içinde yapılan itiraz takibi kendiliğinden durdurur. Borçlu tarafından ödeme emrinin tebliğinden sonra yasal süresi içerisinde itiraz edilmiş olduğuna göre mahkemeden itirazın iptalinin istenilmesinde bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Bu nedenle mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.