12. Hukuk Dairesi 2018/7202 E. , 2018/12380 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
1-İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının murafaalı olarak yapılmasına HUMK"nin 438. ve İİK"nin 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oy birliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi:
2-Borçlu icra mahkemesine başvurusunda ilamlı takipte, takip dayanağı ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi ilamında; ‘... davacıda bulunan ayıplı .../... marka ... tipi 2006 model çekicinin davalıya iadesi koşulu ile aynı tip ve model ve marka sıfır kilometre çekicinin aynen davacıya verilmesine...’ karar verildiği, belirtilen aracın ellerinde olmadığı ve piyasadan da temin edilemeyeceği anlaşıldığından, İİK’nun 24. maddesi gereği işlem yapılmasını talep ettiği fakat işlem sürecinde ortaya çıkan sair itirazları ile birlikte aleyhine gönderilen muhtıranın iptali ve şikayet konusu aracın yeniden değer tespitini istemiştir. Mahkemece ilk olarak; şikayetin reddine hükmolunduğu, borçlunun temyizi üzerine Yargıtay 8. H.D.si tarafından yapılan incelemesi neticesinde; mahkemece, ilamda yenisi ile değiştirilmesine karar verilen dava konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgeler taraflardan temin edildikten sonra, aracın değerinin belirlenmesi için bilirkişiden rapor alarak sonuca gidilmesi gerekirken ....... gerekçesi ile bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak bilirkişi raporları doğrultusunda şikayetin kabulüne ve araç bedelinin 90.000,00 TL olarak tespitine hükmolunduğu görülmektedir.
HGK"nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. - 1997/776 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İcra mahkemesi, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir.
Öte yandan, mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verildiği takdirde, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/(1) maddesi gereğince uygulanması gereken temyiz kanun yoluna ilişkin 1086 sayılı Kanun"un HUMK’nun 429 ve devamı maddeleri gereğince; mahkeme artık bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozmaya uyulmakla, bozma, lehine olan taraf yararına usulü kazanılmış hak doğmuş olur (HGK 2010/9-71 E., 2010/87 K. - YİBK 04.02.1959 gün ve 1957/13-E. 1959/5 K.).
Somut olayda, mahkemece, 8. H.D.nin bozma ilamına uyulmasına karar verildiği, taraflarca anılan ilam gereği eksikliklerin giderildiği ve dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği görülmektedir. Fakat 11.04.2016 tarihli ilk bilirkişi raporunda; şikayet konusu aracın piyasa şartlarındaki ortalama değerlerinin 28.02.2006 tarihli olarak 112.377,60 TL (72.000,00 EURO) ile 25.11.2015 tarihli olarak ise 264.069,00 TL (97.500,00 EURO) olarak tespit edildiği, 11.05.2017 tarihli 2. bilirkişi raporunda ise; aracın 12.06.2014 tarihinde teslim edildiğinde belirtilen eksiklikleri ve yapmış olduğu 608.576 km. de dikkate alınarak yapılan piyasa araştırmasına göre ve Gelir İdaresi Kasko Değerleri de dikkate alınarak icra mahkemesi dava tarihi olan 25.11.2013 günü itibari ile aracın değerinin 90.000,00 TL olduğunun tespit edildiği, haliyle her iki bilirkişi raporu arasında bariz çelişki oluştuğu, yine de mahkemece bu çelişki giderilmeden hüküm tesis edildiği anlaşılmaktadır. Kaldı ki mahkemece hüküm oluşturulurken özellikle dikkate alınması gereken takip dayanağı ilamda, şikayet konusu aracın özelikle aynı tip, model ve marka sıfır kilometre olan mislinin iadesine hükmedildiği ve başlatılan süreçte alacaklıya verilecek bedelin de bu özelliklere uygun olan aracın bedeli olması gerektiği, anılan bu durumun bozma ilamında da ifade olunduğu gözetilmeden oluşturulan ve hükme esas alındığı belirtilen raporda; şikayet konusu ayıplı aracın sadece eksiklikleri yahut yapmış olduğu km. nin bedel hesabında gözetilmesi dolayısıyla anılan aracın ikinci el değerinin saptanarak sonuca varılması da doğru görülmemiştir.
O halde; mahkemece dava konusu ayıplı aracın teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin (araç kataloğu, kitapçığı vb) temin edilerek bu araçtaki özellikler ile haczin yapıldığı tarihteki aynı marka ve model aracın yine teknik donanımını gösteren bilgi ve belgelerin (araç kataloğu, kitapçığı vb) getirtilerek (bilirkişi incelemesiyle) fiyata etkili teknik donanımlarının karşılaştırılması, bu suretle ayıplı araçta bulunmayan özelliklerin değerleri tespit edilip, bu karşılığın haciz tarihindeki (icra dosyasındaki değer belirleme tarihindeki) aracın değerinden mahsubu suretiyle ayıpsız araç yerine talep edilebilecek miktarın net olarak bulunması için yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonuca gidilmesi gerekirken; yazılı şekilde, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm oluşturulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.