Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18129
Karar No: 2015/194
Karar Tarihi: 12.01.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/18129 Esas 2015/194 Karar Sayılı İlamı

18. Hukuk Dairesi         2014/18129 E.  ,  2015/194 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Mahkemece bozmaya uyulmuşsa da gereği yerine getirilmemiştir.
    Şöyle ki;
    1-Dava konusu taşınmaz, üzerinde kat irtifakı kurulu tamamlanmış ve iskan edilmiş bir yapının bağımsız bölümü olduğundan, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası"nın 46. maddesinin son fıkrası uyarınca anayapının arsasına 2942 sayılı Yasanın 11. maddesinin 3. fıkrasının (g) bendi, yapılara da aynı Yasanın (h) bendi ayrıca (i) bendine göre bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüler de dikkate alınarak, zemin (arsa) değeri ile anayapının ortak yerlerinin değeri bulunup ikisinin toplamından davalının arsa payına düşen miktar için bağımız bölümünün karşılığı bedelin bulunması gerekirken, hükme esas alınan raporda zemin (arsa) değerininden davalının arsa payına düşen bedele davalının bağımsız bölümünün yapı değeri eklenerek kamulaştırma bedelinin tespiti,
    2-Dosyaya getirtilen ... Belediye Başkanlığı"nın 13.10.2014 tarihli yazısından; ... Belediye ..."nin 14.08.1997 tarih ve 3987 sayılı kararı ile ... Mahallesinde yapılan imar uygulamasının mahkeme kararıyla iptal edildiği, ... Belediye ..."nin 16.07.2001 tarih ve 3157 sayılı kararı ile yeniden imar uygulanması yapılarak, 4437 ada 2 parselin ve 4437 ada 6 parselin oluştuğu, düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmadığı, bu uygulamanın da mahkeme kararıyla iptalinden sonra ... Belediye ..."nin 18.10.2006 tarih ve 2693 sayılı kararı ile yeni bir imar uygulaması yapıldığı, bu uygulamada 4437 ada 6 parsel ve dava konusu 4437 ada 10 parselin oluştuğu, bu uygulamanın da mahkeme kararı ile iptali üzerine yeni yapılacak imar uygulaması için 19.03.2014 tarihinde sözleşme yapılarak çalışmaların başladığı ve sonuçta dava
    ..onusu taşınmazın imar uygulaması sonucu oluşmuş imar parseli olduğu belirtilmiş, yine aynı yazıda somut emsal olarak alınan 1653 ada 141 parsel sayılı taşınmazın..."nin 17.05.2006 tarih ve 833 sayılı kararıyla 3194 sayılı İmar Kanunu"nun 15 ve 16. maddeleri gereğince ifrazen ve tevhiden oluştuğu bildirilmiştir. Belediye başkanlığının bu yazısından somut emsalin imar parseli olduğu anlaşılmaktadır. Ancak dava konusu taşınmazla ilgili en son yapılan 18.10.2006 tarihli imar uygulamasının iptaline ilişkin mahkeme kararının kesinleşip kesinleşmediğine dair dosyada herhangi bir belge bulunmamaktadır. Bu itibarla öncelikle bu konu araştırılıp dava tarihi itibarıyla imar uygulamasının iptaline ilişkin mahkeme kararı kesinleşmişse dava konusu taşınmaz dava tarihi itibariyle kadastral parsel olacağından, somut emsalde imar parseli olduğundan taşınmazın emsalle karşılaştırılması sonucu bulunan değerinden düzenleme ortaklık payı düşülmesi gerekirken, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan dava konusu taşınmazın da imar parseli olduğunun kabulü ile karar verilmesi,
    3-Mahkemenin ilk kararında tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan ile bozmadan sonra saptanıp hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafından bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davacı idareye ödenmesine karar verilmesi yerine, sadece fazla yatırılan miktarın davacıya iadesine karar verilmesiyle yetinilmesi,
    4-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Ayrıca;
    5-Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
    Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir.
    Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, bozma sonrası hükmedilen miktar da azaldığı dikkate alınarak ilk kararla hükmedilen miktara 1. karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinden de hükmün bozulması gerekmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 12.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi