15. Ceza Dairesi 2018/9204 E. , 2019/1414 K.
"İçtihat Metni"Dolandırıcılık suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan yargılama sırasında, mahkemenin görevsizliğine, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1 ve 158/3. maddeleri gereğince yargılanması yapılmak üzere dosyanın görevli ve yetkili Hatay Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine dair Hatay 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 06/03/2018 tarihli ve 2017/172 esas, 2018/137 sayılı kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ve görevsizlik kararının kaldırılmasına ilişkin Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11/05/2018 tarihli ve 2018/875 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 15.10.2018 gün ve 94660652-105-31-10405-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.10.2018 tarih ve 2018/84560 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, yukarıda isimleri belirtilen 4 sanık hakkında "dolandırıcılık" suçunu işlediklerinden bahisle 5237 sayılı Kanun"un 157/1. maddesi gereğince cezalandırılmaları istemiyle kamu davası açılmış ise de, 02/12/2016 tarih ve 29906 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 14. maddesi ile değişik 5237 sayılı Kanun"un 158/3. maddesine eklenen, "Bu madde ile 157 nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır." şeklindeki düzenleme ile, anılan Kanun"un 157 ile 158. maddesinde yer alan dolandırıcılık suçlarının 3 veya daha fazla kişi tarafından işlenmesinin nitelikli hâl olarak düzenlendiği nazara alındığında, somut olayda 4 sanık hakkında dolandırıcılık suçundan açılan kamu davasına ilişkin yargılama görevinin de 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un 12. maddesi gereğince Ağır Ceza Mahkemesine ait olacağı ve delillerin takdiri ile değerlendirilmesinin üst dereceli mahkemeye ait olduğu hususları dikkate alınmaksızın, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14. maddesiyle yapılan değişiklikle TCK’nın 158. maddesine eklenen 3. fıkrasında, “Bu madde ile 157’nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır” şeklinde düzenleme yapılması nedeniyle hem basit hem de nitelik dolandırıcılık suçları için ortak bir artırım maddesi öngörüldüğü ve TCK’nın 157. maddesine yollama yapıldığı dikkate alındığında, görevli mahkemenin belirlenmesinde artırım maddesinde öngörülen durumlara değil, eylemin niteliğine bakılması gerekeceği; nitekim dolandırıcılık suçunun nitelikli hallerinin, TCK’nın 158. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında düzenlenmelerinden sonra, kanun koyucu üçüncü fıkrada, bu fıkralarda öngörülen cezalardan farklı olarak aynı kanunun 157. maddesine de yollama yapmak suretiyle artırım oranı belirleyerek, bu durumları nitelikli haller arasında saymamak yönünde irade gösterdiği; somut olayda da, sanıklar ..., ..., ... ve ..., şikâyetçilere daha ucuz döviz temin edeceklerini belirttikten sonra para görünümlü kağıt vermek suretiyle menfaat temin etmeleri şeklindeki eylemlerinin TCK’nın 157. maddesinde yer alan dolandırıcılık suçuna uyduğu ve bu suça bakma görevinin asliye ceza mahkemesine ait olduğu anlaşılmakla, Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 11.05.2018 tarih ve 2018/875 değişik iş sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 27.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.