Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı lehtar tarafından, borçlu keşideci aleyhinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun tahrifat iddiası ile mahkemeye başvurduğu, mahkemece borca kısmi itirazın kabulüne ve alacaklı aleyhine tazminata hükmedildiği görülmektedir.
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 11, Avukatlık Kanunu"nun 41 ve HUMK.nun 62, 68 maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur.
Somut olayda, alacaklı vekilinin vekaletnamesini takip dosyasına sunarak itiraza konu icra takibini başlattığı, borçlunun icra mahkemesine sunduğu itiraz dilekçesinde, sadece davalı olarak alacaklı asilin gösterildiği, mahkemece tebligatların asile yapılarak taraf teşkilinin sağlanmaya çalışıldığı ve bu haliyle alacaklı tarafın savunma hakkının kısıtlandığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece  alacaklının  takipte vekille temsil edilmesi nedeniyle alacaklı vekiline duruşma günü tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken,  bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. 
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 10.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.