9. Hukuk Dairesi 2017/5993 E. , 2017/2345 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 01/07/2007- 30/04/2013 tarihleri arasında davalı iş yerinde çalıştığını, davalıya ait iş yerinde günlük ortalama 1.5 saat fazla mesai yaptığını, fazla mesai ücretlerinin kendisine ödenmediğini, iş akdini bu nedenle 30.04.2013 tarihi itibariyle 4857 Sayılı Yasanın 24/e maddesine dayanarak feshettiğini iddia ederek fazla mesai alacağı ve kıdem tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, davacının banka bünyesinde 18.06.2007 tarihinde çalışmaya başladığını, iş akdinin davacı tarafından 30.04.2013 tarihinde feshedildiğini, davacıya ödenmemiş herhangi bir fazla mesai ücretinin bulunmadığını, davacının iddiasını ispatlayamadığını, herhangi bir ihtirazi kayıt koymaksızın hesabına alacak olarak geçen tutarları ve ücret bordrolarını kabul etmiş olacağını, yılda 90 gün ve 270 saate kadar yasal fazla çalışma ücretlerinin aylık sabit ücretin içinde ödendiğinin kabul edildiğini savunarak hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:
Mahkemece, ilk kararı dairemizin 2014/32218 E.,2016/1926 K. sayılı ilamı ile özetle ve sonuç olarak "1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemece davacının fazla çalışma yaptığı kabul edilerek karar verilmiş ise de, davacının hizmet sözleşmesinin 9.maddesinde aylık ücretinin fazla çalışmayı kapsadığı belirtilmektedir. Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda iş sözleşmesinin bu hükmü değerlendirilmemiştir. Bu nedenle iş sözleşmesinin bu hükmünün davacıya sorularak gerekirse bilirkişiden ek rapor alınarak davacının fazla çalışma ücretlerinin hesabında yıllık 270 saatin düşülüp düşülemeyeceği tartışılarak davacının fazla çalışma ücreti ve buna bağlı olarak kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı değerlendirilerek hüküm kurulması gerekirken eksik araştırmayla hüküm kurulması hatalıdır."gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak ek rapor alınmış ve davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
1-Karar başlığında dava tarihinin 20.06.2013 yerine 17.02.2016 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğundan bozma sebebi yapılmamıştır.
2-Dosyadaki bilgi ve belgelere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3- Davanın reddi karşısında vekil ile temsil edilen davalı yararına reddedilen toplam 23.341,28 TL. üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olup, bozma sebebi ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
F) SONUÇ:
Hüküm fıkrasının dördüncü paragrafının çıkartılarak, yerine;
“ Davalı vekil ile temsil edildiğinden reddedilen toplam 23.341,28 TL. üzerinden karar tarihindeki AAÜT. sinin 13/2. maddesi uyarınca belirlenen 2.800,95 TL. Nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine “ paragrafının yazılmasına, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 21.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.