Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2014/199
Karar No: 2015/2728

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/199 Esas 2015/2728 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava konusu taşınmazın tescili için açılan dava, davacı yararına zilyetlik ve imar-ihya yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmiştir. Davalılardan Hazine, TMK'nun 713/6. maddesi uyarınca taşınmazın kendisine tescil edilmesini talep etmiştir. Yargıtay önceki kararlarına uygun olarak Hazine lehine tescil koşullarının oluştuğuna karar vermiştir. TMK'nun 713. maddesi gereğince açılan tescil davalarında, davalılar ve itiraz edenler ayrıca dava açmadan aynı dava içerisinde kendi adlarına tescil talebinde bulunabilirler. Davalı Hazine'nin talebi doğru olup, usul ve yasaya uygun direnme kararı onanmıştır. TMK'nun 713/1. ve 6. maddeleri şu şekildedir: \"Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir.\" \"Davalılar ve itiraz
Hukuk Genel Kurulu         2014/199 E.  ,  2015/2728 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki “tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kemer Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 16.02.2012 gün ve 2012/20 E., 2012/103 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 04.02.2013 gün ve 2012/8351E., 2013/1107 K. sayılı ilamı ile;
    (...Davacı vekili dava dilekçesinde açıkladığı üzere ve dilekçe ekindeki krokide A, B ve C harfleriyle gösterilen toplam 6124 m2"lik taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tescil harici olarak bırakıldığını, bu yerdeki vekil edeninin zilyetliğinin 25 – 30 yıldır aralıksız olarak sürdüğünü, taşınmaz üzerinde ev ve müştemilatı ile meyve ağaçlarının bulunduğunu açıklayarak bu yerlerin vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Davalı köy tüzel kişiliğine dava dilekçesi yöntemine uygun olarak tebliğ edilmiş, oturumlara katılmamış ve yanıt vermemiştir.
    Mahkemece, 20.11.2009 tarihli ilk kararda, davanın kabulüne, 29.9.2009 tarihli raporda A, B ve C harfleriyle gösterilen yerlerin davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
    Hüküm, süresi içerisinde temyiz edilmekle Dairenin 14.6.2011 tarih 2010/2637-2011/3458 Esas ve karar sayılı bozma ilamında yazılı olduğu üzere, dava konusu yerlerde davacı yararına zilyetlik ve imar ihya yoluyla mülk edinme koşulları gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi biçiminde bozma yapılmıştır.
    Mahalli Mahkeme 16.2.2012 günlü ilk oturumda bozma ilamına uyduktan sonra, ... vekilinin dava konusu yerin ... adına tesciline ilişkin beyanını da dikkate alarak davacının davasının reddine, davalı ..."nin talebinin kabulüne, 29.9.2009 tarihli ek rapor ve krokisiyle A harfiyle gösterilen 1290 m2, B harfiyle gösterilen 2352 m2 ve C harfiyle gösterilen 2854 m2"lik taşınmazların hali arazi olarak ... adına tesciline karar verilmiştir.
    Karar süresi içerisinde davacı vekilleri tarafından dilekçede yazılı gerekçelerle temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; dava konusu yerin kadastro çalışmalarında tescil harici bırakıldığı ve dosyada mevcut bilirkişi raporlarına göre, Dairenin hükmüne uyulan bozma ilamında yazılı olduğu üzere, davacı yararına zilyetlik ve imar – ihya yoluyla mülk edinme koşullarının gerçekleşmediği anlaşılmakla, davacı vekilinin bu yönlere ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddine, ancak, bozmadan sonraki aşamada davalı ... tarafından İdare adına tescil isteği nedeniyle yukarıda A, B ve C harfleriyle gösterilen yerlerin ... adına tesciline ilişkin karar yerinde görülmediğinden ..."nin tescil talebinin de reddine karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle kabul hükmü verilmesi doğru olmamıştır. Kaldı ki, bozma ilamına uyulmakla, kararın tarafları için lehte ve aleyhte usuli kazanılmış hak oluşturacağı kuşkusuzdur....)
    gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın imar, ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tescili istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, Kuzdere Köyü, Gedelme Mevkiinde bulunan ve üç ayrı bölümden oluşan toplam 6124 m2 büyüklüğündeki taşınmazın öncesinde davacının ataları tarafından, sonrasında ise en az 25-30 yıldır müvekkili tarafından ekilip biçildiğini, taşınmazın kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakıldığını, müvekkilinin araziyi nizasız ve fasılasız malik sıfatı ile kullanarak imar ve ihya ettiğini, taşınmazın orman ya da mera ile bir ilgisinin bulunmadığını belirterek, davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuş, davalı ... vekili 29.01.2008 tarihli dilekçesinde; taşınmazın 4721 sayılı TMK"nun 713/6. maddesi uyarınca ... adına tescili isteminde bulunmuştur.
    Mahkemece; imar, ihya ve kazanmayı sağlayan zamanaşımı zilyetliğine ilişkin koşulların davacı yararına oluştuğu, ayrıca çekişme konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine, Özel Dairece; davacı yararına zilyetlik ve imar - ihya yoluyla mülk edinme koşullarının olmadığı gerekçesi ile karar bozulmuştur.
    Yerel mahkemece ilk bozma ilamına uyulmak suretiyle, davacının açtığı davanın reddine, davalı Hazinenin tescil talebinin ise kabulü ile bilirkişi raporunda (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlerin hali arazi olarak ... adına tesciline karar verilmiştir.
    Davacı vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıya metni aynen alınan ilamla ikinci kez bozulmuştur.
    Mahkemece; davalı Hazinenin ilk bozma kararından önce 29.01.2008 tarihli dilekçesinde tescil talebinde bulunduğu ve ... lehine tescil koşullarının oluştuğu gerekçesi ile 16.02.2012 tarih ve 2012/20 E.- 2012/103 K. sayılı ikinci kararda direnilmiştir.
    Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında işin esasına geçilmeden önce, tescil davası reddedilen davacı tarafın direnme kararını temyiz etmesinde hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususu ön sorun olarak tartışılmış, sonuç olarak davacının temyizde hukuki yararının bulunduğu kanaatine varılmıştır.
    İşin esasının incelenmesinde;
    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, mahkemece 14.06.2011 tarihli bozma ilamına uyulmuş olması nedeniyle, davalı Hazinenin TMK"nun 713/6. maddesi uyarınca çekişme konusu taşınmazın ... adına tesciline ilişkin talebi bakımından, taraflar lehine usuli kazanılmış hakkın oluşup oluşmadığı, varılacak sonuca göre dava konusu taşınmazın ... adına tescilinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
    Bilindiği üzere; Türk Medeni Kanunun 713/1. maddesi "Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükmünü içermekte olup, aynı maddenin 6. fıkrasında ise,"Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler." düzenlemesine yer verilmiştir. Bu düzenlemeye göre, TMK"nun 713. maddesinin birinci fıkrasına dayalı olarak açılan tescil davaları sırasında, davalılar ve itiraz edenlerin ayrıca dava açmalarına gerek kalmaksızın aynı dava içerisinde kendi adlarına tescil talebinde bulunabilecekleri kuşkusuzdur.
    Somut olayda ise, davalı ... vekili 14.06.2011 tarihli ilk bozma kararından önce (yargılamanın devamı sırasında) 29.01.2008 tarihli dilekçe ile taşınmazın TMK"nun 713/6. maddesi uyarınca müvekkili adına tescili talebinde bulunmuştur. TMK"nun 713/1. maddesine dayalı olarak açılan tescil davaları kamusal niteliği ağırlıklı olan dava türlerinden olduğundan, resen araştırma ilkesi gereğince bozma ilamına uyulmuş olması taraflar için lehte ve aleyhte usuli kazanılmış hak teşkil etmeyeceği gibi yerel mahkemenin ... lehine tescil koşullarının oluştuğu yönündeki kabulünde de bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
    Hukuk Genel Kurulundaki görüşmeler sırasında bir kısım üyeler tarafından, dava konusu taşınmazın ... adına tesciline ilişkin direnme hükmünün doğru olduğu, ne var ki uyuşmazlık konusu taşınmaz üzerinde bulunan ve davacıya ait olduğu belirtilen ev, sulama havuzu ve meyve ağaçları gibi bir kısım muhtesatların hükümle birlikte davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiği, direnme kararının belirtilen bu değişik gerekçe ile bozulması gerektiği görüşü ileri sürülmüş ise de, bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
    Bu durumda, usul ve yasaya uygun direnme kararının onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına gerek olmadığına, 27.11.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi