17. Hukuk Dairesi 2016/13185 E. , 2019/6547 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davacı ..."nin eşi ve diğer davacıların babası olan sürücü ..."ın 19/06/2014 tarihli trafik kazası nedeniyle 16/09/2014 tarihinde vefat ettiğini belirterek ... için fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 200,00 TL destek tazminatı, 200,00 TL murisin hastanede yattığı süre boyunca çalışamamış olması nedeniyle uğranılan zarar ve 100,00 TL defin masrafları olmak üzere toplam 500,00 TL maddi tazminatın araç maliki için olay tarihinden itibaren, davalı ...Ş. açısından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı araç maliki ve davalı ...Ş."nden müştereken ve müteselsilen tahsiline; yine Emine için 50.000,00 TL ve diğer davacıların her biri için 30.000,00"er TL manevi tazminatın araç maliki için olay tarihinden itibaren, davalı ...Ş. açısından dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı araç maliki ve davalı ...Ş."nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili; maddi tazminatın işlemiş faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücretini kapsar şekilde davalı ...Ş. tarafından taraflarına ödendiğini, bu nedenle maddi tazminat davasının konusuz kaldığını bildirmiştir.
Davalı ...Ş. Vekili; mahkemenin yetkisiz olduğunu, davalının poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu ve sigortalı sürücünün kusursuz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı ...Ş. vekili; ZMMS sınırlarını aşan tazminattan poliçe limitleri ile sınırlı sorumlu olduklarını, gerçek zararın tespit edilmesi gerektiğini ve manevi tazminat miktarlarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı Dernek vekili; kazanın müteveffanın kusurundan dolayı meydana geldiğini, müteveffanın gelirinin iddia edildiği gibi yüksek olmadığını ve manevi tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece, davacıların maddi tazminat davası yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı ..."ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın, davacılar ..., ... ve ..."ın manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile her biri için 2.500,00"er TL manevi tazminatın davalı Senirkent Kurs ve Okul Talebeleri Yardım Derneği yönünden olay tarihi olan 19/06/2014 tarihinden itibaren, Allianz Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihinden itibaren yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Belirtilen hususlar dikkate alındığında davacılar için takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminatlara hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Kabule göre, mahkemece, davacıların tümü için kabul edilen manevi tazminatlar için davacılar yararına tek vekalet ücretine hükmedilmiştir. İhtiyari dava arkadaşı olan davacıların her birinin murislerinin ölümü nedeniyle ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş olması, her birinin davasının diğerinden bağımsız olması ve aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen manevi tazminat miktarına göre ayrı ayrı vekalet ücreti verilmesi gerekirken yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozmayı gerektirmektedir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentlere açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 22/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.