
Esas No: 1991/1265
Karar No: 1992/340
Karar Tarihi: 05.02.1992
Danıştay 10. Daire 1991/1265 Esas 1992/340 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, bir şirketin yönetim kurulu başkanı olarak vergi borcu nedeniyle yurt dışına çıkış izni verilmediğini ve bu işlemin hukuka aykırı olduğunu iddia ederek dava açtı. İdare Mahkemesi, davacının sadece kanuni temsilci olduğu için sorumluluğunun kesin olmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemi iptal etti. Ancak, Pasaport Kanunu'nun 22. maddesi ve Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi incelendiğinde, davacının şirketin vergi borcundan dolayı sorumlu olduğu ve bu nedenle yurt dışına çıkış izni verilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varıldı. Kanun maddeleri: 5682 sayılı Pasaport Kanunu'nun 22. maddesi ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesi.
Daire : ONUNCU DAİRE
Karar Yılı : 1992
Karar No : 340
Esas Yılı : 1991
Esas No : 1265
Karar Tarihi : 05/02/992
YÖNETİM KURULU BAŞKANI OLDUĞU ŞİRKETİN VERGİ BORCUNDAN SORUMLU OLDUĞU ANLAŞILAN İLGİLİYE, ÖDENMEYEN VERGİ BORCU NEDENİYLE YURT DIŞINA ÇIKIŞ İZNİ VERİLMEMESİNDE HUKUKA AYKIRILIK OLMADIĞI HK.
Dava, yönetim kurulu başkanı olan davacının vergi borcundan dolayı yurt dışına çıkış izni verilmemesine ilişkin Vergi Dairesi Müdürlüğü kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesi şirketin borcu nedeniyle takibat yapıldığı, şirket yönetim kurulu Başkanı olan davacının sorumluluğunun sadece kanuni temsilci olması nedeniyle Vergi Usul Kanununun 10.maddesinde belirtildiği şekilde kesinlik kazanmadığı anayasal hakkı olan seyahat etme özgürlüğünün kısıtlanması mahiyetindeki işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar vermiştir.
Davalı; anılan mahkeme kararının mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle temyizen incelenerek bozulmasını istemektedir.
5682 sayılı Pasaport Kanununun 22.maddesinde, vergiden borçlu bulunduğu pasaport vermeğe yetkili makamlara bildirilenlere pasaport veya seyahat vesikası verilmeyeceği hükme bağlanmıştır. 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10.maddesinin 1.fıkrasında "Tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi Tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen öldevler kanuni temsilcileri, tüzel kişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirilir" hükmüne yer verilmiştir.
Dava ve temyiz dosyalarının birlikte incelenmesinden, davacının yönetim kurulu Başkanı olduğu anonim şirketin 1985, 1986 ve 1987 yıllarına ait vergi borcu bulunduğu, bu borcun tahsili amacıyla şirketin mallarına haciz uygulandığı ve bu menkul malların davacıya yediemin sıfatıyla teslim edildiği, ancak borcun yine ödenmemesi üzerine davacının yurt dışına çıkışına engel getirildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda sözü edilen maddelerin incelenmesinden, davacının şirketin vergi borcundan dolayı yönetim kurulu başkanı olarak sorumlu olduğu,borcun ödenmediği anlaşılmakta olup; davacı adına vergi borcundan dolayı yurt dışına çıkış izni verilmemesi yolundaki dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle davalının 2577 sayılı Yasanın 49.maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulü ile ...İdare Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının yukarda belirtilen gerekçelerle bozulmasına karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.
