Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk derece : Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.10.2017 tarih ve 2017/337 - 2017/366 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 63. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-5271 sayılı CMK"nın 148/4 maddesi gereğince "müdafii bulunmaksızın kollukça alınan ifadenin, hakim veya mahkeme önünde doğrulanmadıkça hükme esas alınmayacağına" ilişkin emredici hüküm gözetilerek; kollukta şüpheli sıfatıyla sanık aleyhine verdiği ifadesi hükme esas alınan ..."ın tanık sıfatı ile verdiği beyanında önceki ifadesinden dönmesi karşısında; kendisi hakkında yapılan yargılamaya konu dava dosyası kapsamında, tüm aşamalarda verdiği ifade ve beyanlarının onaylı suretlerinin Yargıtay denetimine açık olacak şekilde celp edilerek, ifade ve anlatımlar arasındaki çelişkiler giderilip değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kovuşturma aşamasından sonra kollukta verdikleri ifade tutanakları dosya içerisine geldiği anlaşılan ve hükmün esasını etkileyebilecek nitelikte bilgi sahibi olan; ...ve..."in tanık sıfatıyla huzurda dinlenilmesi bu durumun mümkün olmaması halinde beyanlarını içerir belge ve tutanakların CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra tüm deliller bir bütün olarak değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun ve suç vasfının tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik araştırmayla karar verilmesi,
3- Kabul ve uygulamaya göre;
a)Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin ve ilk derece mahkemesinin gerekçeli karar başlığında suç tarihinin sanığın ilk yakalandığı tarih olan "03.06.2016" yerine Bölge Adliye Mahkemesince "02.03.2017" ve ilk derece mahkemesince "03.03.2017" olarak yazılması,
b)Tayin edilen temel cezanın 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 5/1. maddesi uyarınca artırılması gerekirken uygulama maddesinin yalnızca 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi,
c)5237 sayılı TCK"nın 58/9. maddesi bir ceza değil, cezaya bağlı olarak uygulanacak infaz rejimi ile ilgili olup, kazanılmış hak oluşturmayacağı ve örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin 9. fıkrası uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.