13. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/10809 Karar No: 2016/23407 Karar Tarihi: 15.12.2016
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/10809 Esas 2016/23407 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2015/10809 E. , 2016/23407 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)
Taraflar arasındaki eksik ve ayıplı işler ve kira bedeli davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacı, davalı müteahhit firma ile aralarında 25.01.2010 tarihinde konut satım sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeye aykırı olarak konutu 8 ay gecikme ile teslim ettiğini, teslimden sonra sözleşmeye aykırı eksik ve ayıplı işler olduğunu tespit ettiğini, sözlü ve en son 11.03.2013 tarihli noter ihtarına rağmen eksik işlerin yerine getirilmediğini ileri sürerek ve HMK 107. maddesi gereği konut ve ortak yerlerdeki ayıp ve eksik işler bedelinin belirlenerek, ihtar tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve ayrıca 8 aylık gecikme nedeniyle kira tazminatına karar verilmesini istemiş; bilahare talebini 8.830,52 TL üzerinden ıslah etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 8.830,52 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalı şirketten satın almış olduğu taşınmazın geç teslimi nedeniyle kira tazminatı ile ayıplı ve eksik işler bedelinin davalıdan tahsilini istemiş, davalı davanın reddini dilemiş, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; dava konusu taşınmazın satışına ilişkin 25.01.2010 tarihli sözleşmenin tarafı davacı ... olmasına karşılık, tapu kaydına göre dava tarihi itibariyle taşınmazın maliki dava dışı Ayşe Türkmen olup, taşınmazın dava dışı Ayşe Türkmen adına tescili ile davacının sözleşmeden doğan talep haklarını tapu malikine devrettiğinin kabulü gerekir. Hal böyle olunca, davacının bu davada aktif dava ehliyeti bulunmamaktadır. O halde Mahkemece, taşınmazın dava dışı Ayşe Türkmen adına tescili ile davacının sözleşmeden doğan haklarını tapu malikine devrettiği gözetilerek, aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, 2. bent gereğince davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.