Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2014/67
Karar No: 2015/1549
Karar Tarihi: 10.06.2015

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/67 Esas 2015/1549 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2014/67 E.  ,  2015/1549 K.
  • MURİSİN SOYADININ NÜFUSA TESCİLİ DAVASI
  • YETKİLİ MAHKEME
  • MURİSİN İKAMETGAHININ BULUNDUĞU YER MAHKEMESİ
  • NÜFUS HİZMETLERİ KANUNU (5490) Madde 36
  • HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU (HMK) (6100) Madde 7

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “murisin soyadının nüfusa tescili” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 25.12.2012 gün ve 2012/685 Esas, 2012/725 sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi"nin 18.04.2013 gün ve 2013/4331 Esas, 2013/6675 Karar sayılı ilamı ile;
(...Davacı dava dilekçesinde, mirasçılık belgesi istemi davasından aldığı yetkiye dayanarak murisi olan A.."in soyadının nüfus kaydında yazmaması sebebiyle, muris A.."e "D.." soyadının eklenmesini talep etmiş, mahkemece nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgilinin yerleşim yerinde açılacağı gerekçesiyle Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesi"nin yetkisizliğine dair hüküm kurularak dosyanın Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; nüfus kaydında soyadının düzeltilmesi istenen M.. ve G.. oğlu 01.07.1896 doğum tarihli A.."in soy isminin nüfus kaydında yazmadığı ve ilgilinin Manisa ili Akhisar ilçesi nüfusuna kayıtlı olduğu, buna göre HMK"nun 7. maddesi de gözönüne alınarak davacının murisi olduğu iddia edilen A.."in nüfus kayıtlarının bulunduğu davalı idarenin Akhisar"da bulunduğu gözetilerek, mahkemece işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile yetkisizlik kararı verilmiş olması doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davacı

HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava, murisin soyadının nüfusa tescili istemine ilişkindir.
Davacı; muris A..in kendisinin eşi olan İ.... amcası olduğunu, murisin birçok taşınmazının bulunduğunu, ancak soyisminin kayıtlara geçmemesi nedeniyle taşınmazları paylaşamadıklarını, murisin vefatından sonra açtığı 2012/977 esas sayılı mirasçılık belgesi istemli davada kendisine verilen yetki uyarınca muris A..."in soyadının "D.." olarak eklenmesi istemiyle sözkonusu davayı açtığını beyanla davanın kabulunü talep etmiştir.
Davalı N.. M.. temsilcisi; yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
Mahkemece;davacının, murisi A.."in nüfus kaydında isminin yazılı olmadığını belirterek dava açtığı, Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36/1-a maddesine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgilinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiği, sözkonusu yetkinin kesin yetki olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliğine, yetkili ve görevli mahkemenin Torbalı Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir.
Davacının temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde gösterilen nedenlerle bozulmuştur.
Yerel Mahkemece, davacının, muris A.."in nüfus kaydında soyisminin yazılı olmadığı, bu konuda gereğinin yapılması istemiyle dava açtığı, Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36/1-a maddesine göre nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgilinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki Asliye Hukuk Mahkemesi"nde açılması gerektiği ve sözkonusu yetkinin kesin yetki olduğu,somut olayda nüfus kaydındaki düzeltmeyi isteyen davacı A.. G.."in yerleşim yerinin Torbalı olduğu, yine bozma ilamında bozma gerekçesi olarak HMK"nın 7. maddesi belirtilmişse de, HMK"nın 7. maddesinin davalının birden fazla olması halinde yetkili mahkemenin neresi olduğuna ilişkin düzenleme getirdiği, dava dosyasında ise davalı olarak sadece İlçe N.. M..nün gösterildiği, kaydının düzeltilmesi istenen muris Ahmet"in davalı sıfatının bulunmadığı ve Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36/1-a maddesinde belirtildiği üzere yetkili mahkemenin ilgili kişi gözönünde tutularak değil, düzeltmeyi isteyen şahıs dikkate alınarak belirleneceği, ilgili kişiye göre yetkili mahkemenin tespit edilmesinin kabulü halinde dahi bu kişinin yerleşim yerinin Akhisar olduğuna ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı, ilgili kişinin Akhisar nüfusuna kayıtlı olmasının onun yerleşim yerinin Akhisar olduğunu göstermeyeceği gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.  
Direnme kararını, davacı temyiz etmiştir.  
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davada yetkili mahkemenin, soyadının düzeltilmesi istenen(muris)kişinin nüfus kayıtlarının bulunduğu yerdeki mahkemenin mi yoksa düzeltmeyi isteyen kişinin (davacı)yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki mahkemenin mi olduğu ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun "Davalının birden fazla olması hâlinde yetkiyi düzenleyen 7. maddesinin somut olaya uygulanma imkanının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü için öncelikle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Davalının birden fazla olması halinde yetki” başlıklı 7. maddesinin açıklığa kavuşturulmasında zorunluluk bulunmaktadır.
6100 sayılı HMK"nın 7. maddesinde;“(1) Davalı birden fazla ise dava, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir. Ancak, dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılır.
(2)Birden fazla davalının bulunduğu hâllerde, davanın, davalılardan birini sırf kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı, deliller veya belirtilerle anlaşılırsa, mahkeme, ilgili davalının itirazı üzerine, onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir. ” hükmünü içermektedir.
Buna göre, HMK"nun 7. maddesinde düzenlenen yetkinin uyuşmazlıkta uygulanabilmesi için; davalı tarafın birden fazla olması gerekmektedir. Dolayısıyla davalı tarafının tek olduğu durumda HMK"nın 7. maddesinin uygulanması olanağı bulunmamaktadır.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun “Nüfus davaları” başlıklı 36. maddesine göre ise;
“(1) Mahkeme kararı ile yapılan kayıt düzeltmelerinde aşağıdaki usûllere uyulur:
a) Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmî dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları (..)(1) nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür ve karara bağlanır.(1)
(1) 31/3/2011 tarihli ve 6217 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle, bu bentte yer alan “Cumhuriyet Savcısı ve” ibaresi yürürlükten kaldırılmıştır.
b) (İptal birinci cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 30/3/2012 tarihli ve E.: 2011/34, K.: 2012/48 sayılı Kararı ile.)(…) Ad değişikliği halinde, N.. M.. bu kişinin çocuklarının baba veya ana adına ilişkin kaydı, soyadı değişikliğinde ise eş ve ergin olmayan çocukların soyadını da düzeltir.
c) Tespit davaları, kaydın iptali veya düzeltilmesi için açılacak davalara karine teşkil eder.
Kişilerin başkasına ait kaydı kullandıklarına ilişkin başvurular Bakanlıkça incelenip Sonuçlandırılır."düzenlemesine yer vermektedir.
Yukarıda belirtilen madde hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, nüfus kaydına ilişkin düzeltme davalarında kaydın düzeltilmesi istenen kişinin yerleşim yeri adresinin bulunduğu yer mahkemesinin anlaşılması gerekmektedir.
Somut olay incelendiğinde, Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36/1-a maddesine göre nüfus kaydı düzeltilmesi istenen muris Ahmet"in Manisa İli Akhisar İlçesi nüfusuna kayıtlı olduğu ve aynı ilçede ikamet ettiği gerek dosyadaki nüfus kayıt örneklerinden gerekse tanık beyanlarından anlaşılmaktadır.
O halde murisin soyadının nüfusa tescili istemli davada yetkili mahkemenin murisin ikametgahının bulunduğu yer Akhisar Asliye Hukuk Mahkemesi olması zorunlu olup, sözkonusu yetki kesin yetkidir.
Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında bir kısım üyelerce; Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36/1-a maddesinin nüfus kaydının düzeltilmesi istenen kişinin yerleşim yeri olarak kabul edilmesi durumunda bu yetkinin kesin yetki olması nedeniyle bağlayıcı olacağı, çekişmesiz yargı koluna dahil 6100 sayılı HMK"nun 384. maddesinde davacının ya da ilgilinin ikamet ettiği yerin düzenlendiği, Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesi ile HMK"nun 384. maddesinin birbirini tamamladığı gerekçesiyle kararın onanması gerektiği görüşleri dile getirilmiş ise de bu görüşler, yukarıda açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğunca benimsenmemiştir.
Öte yandan, bozma ilamında “HMK"nun 7. maddesi de gözönüne alınarak…” şeklinde yazım isabetsiz olup, bozma ilamındaki maddi hataya dayalı bu ibarelerin düzeltilmesi gerekir.
Hal böyle olunca; HMK"nın 7.maddesinin uygulanmasına ilişkin Özel Daire bozma ilamında belirtilen"HMK"nun 7. maddesi de gözönüne alınarak" şeklinde yazılı ifadelerin ilamdan çıkarılarak yerine "Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesi de gözönüne alınarak" ibaresi yazılması gerekmiştir.
Buna göre, direnme kararı yukarıda açıklanan bu değişik gerekçe ile bozulmalıdır,
S O N U Ç : Davacının temyiz itirazlarının kabulü ile,
1)Bozma ilamı metninden “ HMK"nun 7. maddesi de gözönüne alınarak” ibaresinin çıkarılarak yerine “ Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesi” ibaresinin yazılmasına,
2)Direnme kararının yukarıda gösterilen değişik nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 10.06.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY

Dava, nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36 (1) a maddesi uyarınca nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, ilgilinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kanun maddesinde sözü edilen "ilgili" ibaresinden nüfus kayıtlarının düzeltilmesi isteminde bulunan kişinin anlaşılması gerektiği kanımızca çok açık olup Yargıtay uygulamasının da aynı yönde olduğu görülmektedir (bkz.HGK.nun 25.12.2013 gün ve 2013/18-464 E., 2013/1698 K.sayılı, Yargıtay 17.HD.nin 20.2.2014 gün ve 2014/1591-2198 sayılı, Yargıtay 2.HD.nin 17.6.1996 gün ve 1996/5991-6704 sayılı kararları ile Yargıtay 18.HD.nin 29.3.2005 gün ve 2005/1678-2939 sayılı kararı).
Öte yandan, dava, 6100 sayılı HMK.nın 382.maddesinin 2/a-5 fıkrası uyarınca çekişmesiz yargı koluna dahil olup aynı kanunun 384.maddesi uyarınca bu nitelikteki davalar bakımından yetkili mahkeme, talepte bulunan veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesidir. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere, 6100 sayılı Kanun ile 5490 Kanun bakımından yetkili mahkemenin belirlenmesi için asıl kriter talepte bulunan (ilgili) kişidir.
Davacı A.. G.."in, İzmir-Torbalı ilçesi nüusuna kayıtlı olup yerleşim yerinin de aynı ilçede olduğu ve orada oturduğu dosya kapsamı itibariyle sabittir. Bu durumda yetkili mahkemenin Torbalı Mahkemesi olduğunda duraksanmamalıdır. Tüm bu nedenlerle HGK çoğunluğunun aksi yöndeki kararına katılmaya olanak görmüyoruz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi