4. Ceza Dairesi 2020/20574 E. , 2020/12445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Reşit olmayanla cinsel ilişki, çocuğu fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre ve suçtan zarar gören Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı"nın temyiz talebi, katılma isteği niteliğinde kabul edilerek, CMK’nın 237/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı"nın davaya katılmasına, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek dosya görüşüldü:
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre ve Türk Ceza Kanunu"nun 80. maddesinde düzenlenen “insan ticareti” suçunun oluşabilmesi için failin mağdura yönelik olarak "tehdit, baskı, cebir veya şiddet uygulamak, nüfuzu kötüye kullanmak, kandırmak veya üzerindeki denetim olanaklarından veya çaresizliğinden yararlanarak rızasını elde etmek" biçiminde bir harekette bulunması ve bu hareketleri yaparken veya yaptıktan sonra mağduru ülkeye sokması, ülke dışına çıkarması, tedarik etmesi, kaçırması, bir yerden başka bir yere götürmesi, sevk etmesi veya barındırması gerekmektedir. Suçun oluşması için hem araç hareketlerden, hem de amaç hareketlerden en az birisinin bir arada bulunması gereklidir.
Araç hareketler, asıl veya amaç hareketlerden önce veya en geç bu hareketlerle eş zamanlı olarak yapılmalıdır. Böylece öncelikle araç hareketler ile mağdurun iradesi kırılmalı ve görünüşte rızası elde edilmeli daha sonra da bu husustan yararlanarak suçu oluşturan asıl amaç hareketler gerçekleştirilmelidir.
Bu durumun tek istisnası, TCK"nın 80/3. maddesindeki “on sekiz yaşını doldurmamış olanların birinci fıkrada belirtilen maksatlarla tedarik edilmeleri, kaçırılmaları, bir yerden diğer bir yere götürülmeleri veya sevk edilmeleri veya barındırılmaları hâllerinde suça ait araç fiillerden hiçbirine başvurulmuş olmasa da faile birinci fıkrada belirtilen cezalar verileceği” yönündeki düzenlemedir.
Bu açıklamalar ışığında, suç tarihi itibariyle henüz 18 yaşını bitirmeyen çocuk katılanı, fuhuş yaptırmak amacıyla tedarik eden, bir yerden diğer bir yere götüren ve barındıran sanığın, suça ait araç fiillerden hiçbirine başvurmamış olsa dahi, eyleminin ayrıca TCK’nın 80/1. maddesinde düzenlenen “insan ticareti” suçunu da oluşturacağı, bu durumda TCK"nın 44. maddesi uyarınca fikri içtimadan söz edilemeyeceği değerlendirilmekle, mahkeme tarafından dava zamanaşımı süresinde “insan ticareti” suçu nedeniyle de “suç duyurusunda” bulunabileceği öngörülerek, yapılan incelemede;
A) Sanık ...’a yükletilen reşit olmayanla cinsel ilişki eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşıldığından, sanık ... müdafii ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
B) Sanık ... hakkında çocuğu fuhuşa teşvik etmek veya yaptırmak veya aracılık ettirmek, sanık ... hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde ise; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1) Sanık ... hakkında katılana yönelik fuhuş eylemleri nedeniyle, yeterli gerekçe gösterilmeden TCK"nın 227/4. maddesinin uygulanması,
2) Sanık ...’ın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda katılanın birden fazla kez fuhuş yapmasına aracılık etmesine karşın, TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanmaması,
3) Sanık ... hakkında fuhuş suçundan kurulan hüküm fıkrasında TCK’nın 227/4. maddesinin TCK’nın 227/5 olarak gösterilmesi,
4) Sanık ...’in üzerine atılı suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu, katılan ... Saral’ın hükümden sonra verdiği 28/11/2014 havale tarihli dilekçe ile şikayetinden vazgeçtiğini belirtmesi karşısında, TCK"nın 73 ve CMK"nın 243. maddeleri uyarınca sanık ...’in hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,
5) Kabule göre de;
Sanık ... hakkında tekerrür hükümleri uygulanırken, TCK"nın 58/7. maddesi uyarınca cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri süresinin de belirlenmesi,
Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ... müdafileri ve katılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.