4. Ceza Dairesi 2017/1481 E. , 2020/12312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, taksirle yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, düşme
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Temyiz edilebilirlik yönünden yapılan incelemede,
1-Sanık ..."in müşteki ..."a yönelik hakaret eyleminden verilen düşme kararı yönünden;
Sanığın, şikayetten vazgeçmeyi kabul ettiğinin anlaşılması karşısında, hakaret suçundan davanın düşmesine yönelik kararı temyizde hukuki yararı bulunmadığı,
2-Müşteki ..."e karşı, sanık ... hakkında hakaret, sanık ... hakkında ise taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçlarından kurulan hükümlere yönelik;
Müşteki ..."in, 02/02/2015 tarihli duruşmada sanıklar hakkında şikayetinden vazgeçtiği ve katılma talebinde bulunmadığı anlaşılmakla; müşteki ..."in katılan sıfatı olmadığı için hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığı, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca müşteki Razaman Özdemir"in TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1)Sanığın aşamalarda tehdit suçlamalarını kabul etmediği, olay hakkında görgüye dayalı bilgisi de olan temyiz dışı sanık ..."in, sanığın müşteki ..."in hakaretine karşılık "sensin o" şeklinde sözler söylediği ancak tehdit etmediği yönünde beyanda bulunduğu, buna karşın mahkemece temyiz kapsamı dışındaki hakaret eylemi yönüyle hükme esas alınan beyanlarının tehdit suçu yönüyle hükme esas alınmadığı, tanık İsmihan"ın kovuşturma aşamasında tanıklıktan çekinmesine rağmen hükme esas alınan soruşturma
aşamasındaki beyanında da müşteki ..."e yönelik tehdit sözlerinden bahsetmemesi karşısında; beyanlar arasındaki çelişki giderilmeden ve hangi beyana ne suretle üstünlük tanındığı yeterince açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulması,
2)Kabule göre de;
a-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
b-17.10.2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01.01.2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25.06.2020,2020/16,2020/33; R.G. 19.08.2020, sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkumiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen, yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanun’un 31. maddesi gereğince, 5271 sayılı sayılı CMK’ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmekle, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 19/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.