MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Tüm sanıklar hakkında ayrı ayrı beraat

Nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan ... vekilinin sanıkların diğer katılanlara yönelik eylemlere yönelik temyiz etme hak ve yetkisinin bulunmadığından, sanıkların katılan ...’a yönelen eylemleri nedeniyle verilen beraat hükümlerine yönelik sınırlı incelemede;
Gerekçeli karar başlığında gösterilmeyen suç tarihinin 06/2009 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında yapmış olduğu dolandırıcılık suçu yönünden incelemede; 5237 sayılı TCK’nın 158/1-h maddesinde yer alan suçun oluşabilmesi için, öncelikle bir şirketin olması, failin ise o şirketin yöneticisi veya şirket adına hareket etmeye yetkili temsilcisi, şirket müdürü olması ve suçun, şirketin faaliyeti sırasında ve yine bu faaliyetle ilgili olarak üçüncü kişilere karşı işlenmesinin gerektiğinden hareketle, sanıkların savunmaları, katılanların beyanları, ... Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 28/12/2010 tarihli yazısı, ... Esnaf ve Sanatkarlar Odası’nın, 18/03/2011 tarihli yazısı, ... Ticaret Sicil Memurluğu’nun 11.02.2011 tarihli yazısı, tanıkların anlatımı ve tüm dosya kapsamından, sanıkların ... İlçesi Ada Köyüne gelerek köydeki katılanlardan çeşitli miktarlarda buğday alıp paraları ödemeyerek dolandırmaları şeklinde gerçekleşen eylemlerinin basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı, bu şekilde sanıkların üzerine atılı dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçunun, TCK’nın 157/1, 207/1maddelerinde öngörülen cezanın türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK."nın 66/1-e. maddesinde belirlenen 8 yıllık olağan dava zamanaşımı süresinin, zamanaşımını kesen son işlem olan sanık ...’ın 20/12/2010 tarihli ilk sorgu tarihinden, sanık ...’in 07/02/2011 tarihli ilk sorgu tarihinden, sanık ...’nin 18/04/2011 ilk sorgu tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 14/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.