Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2011/2-551
Karar No: 2011/641
Karar Tarihi: 19.10.2011

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/2-551 Esas 2011/641 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Boşanma, nafaka ve ziynet alacağı davasıyla ilgili olarak yapılan yargılama sonunda, mahkeme davalı kadının ziynet eşyalarıyla ilgili davanın kabulüne ve boşanma davasının reddine karar vermiş. Dava, temyiz edilince Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kadının iddialarının ispat yükünün kendisinde olduğunu belirterek kararı bozmuş. Yeniden yapılan yargılama sonucunda, mahkeme önceki kararında direnmiş ve kararı temyiz eden tarafın itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu Madde 6.
Hukuk Genel Kurulu         2011/2-551 E.  ,  2011/641 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ        : Eyüp 1.Aile Mahkemesi
    TARİHİ        : 10.03.2011
    NUMARASI        : 2010/1176 E-2011/198 K.

    Taraflar arasındaki “boşanma, nafaka, ziynet alacağı” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Eyüp 1.Aile Mahkemesince “asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne” dair verilen 30.12.2008 gün ve 2008/260 E- 983 K. Sayılı kararın incelenmesi davacı/karşı davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 14.07.2010 gün ve 2010/12043-14213 sayılı ilamı ile;
    (“...1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-karşılık davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Davacı-karşılık davalı kocanın ziynet eşyalarına yönelik temyizine gelince; Kanunda aksi öngörülmedikçe kural olarak herkes iddiasını ispatla yükümlüdür (TMK.md.6). Ancak iddialar karşılaştığında kimin ispat yükü altında bulunduğunun tespiti her zaman kolay olmamaktadır. Bunun için gerek ilmi gerekse kazai içtihatlarda bir takım ölçülere yer verilmiştir.
    Hemen bütün ilim adamlarının birleştiği ve Yargıtay uygulamasında kararlılık ifade eden ölçüye göre, ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı iddia ve savunmada bulunana düşer (Prof. Baki Kuru, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 1968, sh.372; Prof. ilhan Postacıoğlu,Medeni Yargılama Usulü, 1970, sh. 464; Prof.Necip Bilge, Hukuk Yargılamaları Usulü, 1967, sh.449; Prof.Sabri Şakir Ansay Hukuk Muhakemeleri Usulü, 1957, sh. 248-249; Prof.Saim Üstündağ Hukuk Muhakemeleri Usulü, 1973,  sh. 378; H.G.K.nun 19.07.1967 gün ve 239-340 sayılı, 07.06.1974 gün ve 1972/84 sayılı kararları).
    İleri sürdürdüğü bir vakıadan lehine haklar çıkaran kimse iddia ettiği olayları ispat etmelidir (Prof.Saim Üstündağ, age. 1973 sh.397).
    Davacı, ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olan bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması ya da evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle bunların davalı tarafın zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağana ters düşer.
    Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev"idendir. Onun için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür.
    Davacı dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır.
    Olayda kadın, dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini ispat edememiştir. Buna rağmen yukarıda yazılı ilkelerde hataya düşülerek hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır..”)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı/karşı davalı vekili

                                          HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, boşanma istemli olup; davalı kadın karşı davasında ziynet eşyalarının bedelinin tahsilini istemiştir.
    Mahkeme, koca tarafından açılan boşanma davasının reddine, kadın tarafından açılan ziynet eşyalarına yönelik davanın kabulüne karar vermiş;  davacı/karşı davalı koca vekilinin temyizi üzerine karar Özel Dairece, yukarıda açıklanan  nedenlerle bozulmuştur.
    Mahkeme, davalı kadının ziynet eşyalarına ilişkin davasını ispat ettiği, davacı/kaşı davalı kocanın 16.06.2008 tarihli dilekçesiyle ziynet eşyalarından ihtiyaç için bozdurulanların dışındakilerin kadın tarafından götürüldüğünü beyanla, ziynet eşyalarının bir bölümünün bozdurulduğunu kendisinin de kabul ettiği, kadının çeyiz eşyalarını satarak ihtiyaçlarını karşıladığı iddiasının kabulü yönündeki kararın onandığını, bunun hayatın olağan akışına ters olduğu, ziynet eşyalarının bozdurulduğu kabul edilenler dışındakilerin kadın tarafından evden götürüldüğü iddiasını davacı/karşı davalı kocanın ispatlaması gerektiği, kadının ziynet eşyaları konusundaki iddiasını tanık beyanları ve diğer delillerle kanıtladığı, kocanın ise kısmen bozdurduğunu ikrar ettiği bu eşyaların kalanının olduğunu ve bunların kadın tarafından götürüldüğünü ispatlayamadığı gerekçesiyle önceki kararında direnmiş; hükmü Davacı/karşı davalı koca vekili temyize getirmiştir.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara,mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.
    S O N U Ç : Davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 19.10.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.

     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi