Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İpotek alacaklısı A.T."a gönderilen duruşma davetiyesi ile yokluğunda verilen mahkeme kararı 7201 Sayılı Kanunun 21.maddesine göre tebliğ edilmiştir. Yapılan incelemede Tebligat Tüzüğünün 28.maddesine uyulmadığı, muhatabın adreste neden bulunmadığı ve tevziat saatinden sonra adrese dönüp dönmeyeceği hususlarının komşu, kapıcı, yönetici, ... v.s. gibi kimselerden sorulup tahkik edilmediği ve bu hususun belgelendirilmediği görülmektedir. Bu nedenle yapılan tebligatlar usulüne uygun bulunmamaktadır. (HGK.nun 25.01.2006 tarih ve 2005/2-772 E. - 2006/17 K. sayılı karar)
Bu durumda 7201 Sayılı Kanunun 32.maddesi gereğince ipotek alacaklısı A.T..vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğuna oybirliğiyle karar verildi.
İşin esasının incelenmesine geçildi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen 05.01.1997 tarih ve 255 yevmiye nolu ipotek akit tablosu içeriğine göre ipoteğin 30.000.000.000.TL. için (faizsiz ve 15.2.1997) tarihinde ödenmek üzere tesis edildiği anlaşılmaktadır. Açıklanan bu niteliğine göre ipotek, kesin borç (karz) ipoteğidir. M.K.nun 875.maddesi gereğince alacaklı, ipoteğin fekki için anaparanın dışında takip masraflarını ve geçen günlerin faizlerini de isteyebilir. Bundan sonra M.K.nun 883.ve İİK.nun 153.maddeleri gereğince borçlu, ipoteğin silinmesi için icra dairesine doğrudan başvurabilecektir.
Somut olayda ipotek akit tablosunda yer alan ve faiz ödenmeyecek olan dönem 15.2.1997 (vade) tarihine kadar geçecek olan zamanı ifade etmekte olup, vade tarihinden, talep tarihine kadar anapara ve eklentilerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebilir.
Mahkeme kararının gerekçesinde yer alan Dairemize ait kararlar vade belirlenmeyen ve tamamen faizsiz olarak düzenlenen ipoteklere yönelik bulunup somut olayda uygulanması mümkün değildir.
Mahkemece yapılacak iş; yukarıdaki ilkeler dairesinde hesaplama yaptırılarak ödenmesi gereken eklentilerin belirlenmesi ve bundan sonra sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.     
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 08/10/2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.