9. Hukuk Dairesi 2016/8302 E. , 2016/7035 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, resmiyette farklı görünse de davalıların önce ortak oldukları ... unvanlı işyerinde davacının saya ustası olarak Kasım 2001 ayında çalışmaya başladığını, müvekkilinin SGK"na bildiriminin ise 2004 yılında yapıldığını, bu işyerinin 2005 yılı ortalarında ..."a geçtiğini, müvekkilinin diğer çalışanlar ile birlikte ..."ın çalışanı olarak gösterilmeye başlandığını, işyerinin kaydının bu şekilde 2010 yılı Haziran ayına kadar devam ettiğini, bu tarihten sonra ise ... adına kayıtlı gösterilmeye başlandığını, işyerinin mal sahibi ile anlaşamamak gibi sebeple bir kaç kere taşındığını, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı, ücret, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalılar, davaya cevap vermemiş, davalılardan ...duruşmada davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davacının SGK kayıtlarına göre 24/11/2004-10/06/2005 tarihleri arasında ... - İlyas Yılmaz"a ait bir iş yerinde, 20/06/2005-31/01/2009 tarihleri arasında ... - ..."a ait iş yerinde, 24/03/2009-21/06/2010 tarihleri arasında ... - ..."a ait iş yerinde, 14/06/2010-06/09/2010 tarihleri arasında ..."a ait iş yerinde çalıştığı, davalıların kardeş olduğu, davacının 24/11/2004-10/06/2005 tarihleri arasında çalıştığı iş yerinin İlyas Yılmaz"a ait olduğu, ancak iş yeri unvanının "..." olduğu, davalıların iş yeri unvanının da yine ... olduğu, davacının 24/11/2004-10/06/2005 tarihleri arasında çalışması görünen İlyas Yılmaz"a ait "..." unvanlı iş yerinin ..."a devredildiği anlaşılmakla, davalılar arasında organik bağ bulunduğu, hizmet süresinin iş yeri devri ve organik bağ dikkate alınarak tespit edilmesi gerektiği anlaşılmakla, davacının hizmet süresinin 01/11/2001-14/08/2010 tarihleri arasında 8 yıl 9 ay 13 gün olduğunun anlaşıldığı, 4857 sayılı İş Kanununun 24/II-e maddesi gereğince ücretin iş kanunun 32. maddesinde belirtilen ödeme süresi içerisinde ödenmemesi halinde işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle bildirimsiz feshetme hakkı bulunduğu fazla çalışma ücreti geniş anlamda ücret içinde değerlendirilmesi gerektiğinden, fazla çalışma ücretinin ödenmemesinin de İş Kanunun 24/II-e bendi uyarınca işçiye haklı fesih imkanı verdiği, çalışma şekli ve süresine ilişkin herhangi bir yazılı belge sunulmamış, ancak dinlenen tanık beyanlarından fazla mesai yaptığı, bayram ve genel tatillerde çalıştığının ispatlanmasına rağmen ücretlerinin ödendiğinin imzalı ücret bordrosu, banka kaydı gibi delille ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ..."ın aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Yıllık izin, fazla mesai ve genel tatil ücretlerinin net miktarlarının hesaplanmasında gelir vergisi ve damga vergisi yanında sigorta priminin ve işsizlik priminin de düşülmesi gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır.
3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Somut uyuşmazlıkta, genel tatil ücreti ve fazla mesai ücreti hüküm altına alınır iken davacı tanıklarının davalıya ait işyerinde çalışmaları itibari ile bildikleri dönem için hesaplama yapılması gerekir. Davacı tanıklarının davalıya ait işyerinde çalışmadıkları için görgüye dayalı bilgilerinin olamayacağı dönem hesaplamaya dahil edilmemelidir.
4-Çalışma olgusunu ispat külfeti bunu iddia eden işçiye düşer.
Somut uyuşmazlıkta, Mahkeme tarafından davacının 01/11/2001 tarihinden itibaren çalıştığı kabul edilmiş ise de davacı bu hususta ağabeylerinin tanıklığından başka delil sunmadığından, iddiasının sübut bulmadığının, bu nedenle de hizmet süresinin hizmet dökümüne göre 24/11/2004 tarihinden itibaren olduğunun kabulü gerekir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.