MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında; TCK’nın 158/1-e-son, 43/1, 62, 52/2, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Sanığın suç tarihinde Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü, HES Dairesi Başkanlığında maaş mutemetliği görevini yaptığı, 15/11/2012 - 14/12/2012 dönemine ilişkin ek ödemeleri içeren banka disketi ile bordro ele geçenleri arasında fark olduğunun tespit edilmesi üzerine yapılan araştırma neticesinde, anılan döneme ilişkin düzenlenen ek ödeme bordroları ile bankaya gönderilecek ödemeye esas disketler arasında fark bulunduğunun anlaşıldığı, araştırmanın genişletilmesi sonrası, 2005 yılının Ağustos ayından 2013 yılının Ocak ayına kadar fazla mesai, büyük projelerde çalışanlara ödenen ek özel tazminatı, arazi çalışanlarına ilişkin ek özel tazminatı, vekalet ücretleri ve maaş farkları arasında yapılan ek ödeme bordrolarında diğer personelin lehine fazla tahakkuk gerçekleştirilerek, bu personel lehine fazla yapılan tahakkukları banka ödeme listesi gönderilmesi öncesinde, sanığın kendi hesabına aktardığının anlaşıldığı, 28/04/2015 tarihli bilirkişi raporuna göre; sanığın değişik tarihlerde arazi tazminatlarına ilişkin bordrolarda, hak sahibi personele ödenecek miktarları olduğundan daha yüksek göstermek ve ayrıca yine hak sahibi olmayan şahısları bordroya ilave etmek suretiyle, kurum bütçesinden fazla çekip kendi hesabına aktardığı tutarın toplam 2.707,10TL olduğu ve yasal tevdiinin söz konusu olmadığının bildirildiği, bu suretle sanığın üzerine atılı kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
1) Mahkemenin sanık hakkında karar kesinleştiğinde zimmet suçundan ... Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunması karşısında, sanığın eyleminin ikiye bölünerek nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine, zimmet suçundan ise suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmek suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması,
2) Sanık hakkında zimmet suçundan açılmış bir dava bulunup bulunmadığı araştırılıp, dosyalar arasında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu dikkate alınarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi bakımından, mümkün olması halinde dosyaların birleştirilmesi, birleştirme imkanı yoksa ilgili dosyanın celp edilerek geldiği son durum itibariyle özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi ve bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı birer suretinin dosyaya intikalinin sağlanmasından sonra delillerin bir bütün halinde değerlendirilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 03.12.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.