Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/508
Karar No: 2019/11797
Karar Tarihi: 11.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/508 Esas 2019/11797 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/508 E.  ,  2019/11797 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    MAHKEMESİ : Kemalpaşa 2.Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili asıl davada; 11/08/2012 tarihinde davalı ..."ın maliki ve sürücüsü olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı araç ile davacı ..."nin eşi, ..."nın babası ..."ın maliki ve sürücüsü olduğu aracın çarpışması sonucu ..."ın vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere davalı ... yönünden davacı ... ve ... için ayrı ayrı 10.000,00 TL maddi tazminat ve ayrı ayrı 100.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle; davalı ... yönünden davacı ... ve ... için ayrı ayrı 1.000,00 TL tazminatın faiziyle tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacılar vekili birleşen davada; davacıların ölen çocukları ..."ın ölümü nedeniyle ... yönünden ayrı ayrı 30.000,00"er TL manevi tazminat ve davalı sigorta yönünden de poliçe limiti ile sınırlı kalmak üzere toplam 1.000,00"er TL maddi tazminatın kaza tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacılar vekili asıl davada; 21.05.2015 tarihli dilekçe ile dava değerini davacı ... yönünden 85.817.76 TL ve davacı ... yönünden 4.048.25 TL olarak ıslah etmiştir.
    Davacılar vekili birleşen davada; 28.05.2015 tarihli dilekçe ile dava değerini ... için 14.941,94 TL ve ... için 23.350,05 TL olarak ıslah etmiştir.
    Asıl dava ve birleşen davanın davacı vekilleri; 08/09/2015 tarihli oturumda, maddi tazminat yönünden yapılan ödeme ile maddi tazminat davasının konusuz kaldığını ve manevi tazminat yönünden karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Davalı sigorta şirketi vekili; davacılara 28/11/2012 tarihinde 48.495,95 TL destekten yoksun kalma tazminat ödendiğini ve açılan davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... Vekili; ceza dosyasının halen derdest olduğunu, müteveffanın davacı eşi ..."den ayrı yaşadığını, destekten yoksun kalmaya ilişkin açılan davanın yersiz olduğunu, müteveffanın davacılara herhangi bir maddi yardımının söz konusu olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, asıl dava yönünden davacıların maddi tazminata yönelik istemlerinin davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığının anlaşıldığı gerekçesiyle maddi tazminat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına; davacı ..."ın eşi ..."ın babası ..."ın geçirdiği trafik kazası sonucu ölümü nedeni ile duydukları elem ızdırap tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak her bir davacı için 40.000,00"er TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacılara ayrı ayrı verilmesine, fazla talebin reddine; birleşen dava dosyası yönünden davacıların maddi tazminata yönelik istemlerinin davalı sigorta şirketi tarafından karşılandığının anlaşıldığı gerekçesiyle maddi tazminat talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına, davacı ... ve ..."ın oğlu ..."ın geçirdiği trafik kazası sonucu ölümü nedeni ile duydukları elem ızdırap tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurularak her bir davacı için 20.000,00"er TL manevi tazminatın 15/08/2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan alınarak davacılara ayrı ayrı verilmesine, fazla talebin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    6098 sayılı TBK"nun 56.(818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
    Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözönünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
    Yukarıda belirtilen hususlar, olay tarihi, tarafların kusur durumları gibi hususlar da dikkate alındığında, davacılar için takdir edilen manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, 11/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi