Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/19862
Karar No: 2017/646
Karar Tarihi: 23.01.2017

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2016/19862 Esas 2017/646 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Suçlarından dolayı cezalandırılan bir sanık, Kanun yararına bozma talebi ile Yargıtay'a başvurmuştur. Kanun yararına bozma talebinin gerekçeleri olarak, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu ile ilgili olarak uzlaşma işlemi yapılmadan hüküm verilmesi ve ceza infazı süresince velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksun bırakılma konularının yanlış yorumlanması gösterilmiştir. Yargıtay, Anayasa Mahkemesi'nin 53. maddeye ilişkin iptal kararlarına dikkat çekerek, hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu doğrultuda, sanığın velayet, vesayet ve kayyımlık haklarına ilişkin güvenlik tedbirinin kendi alt soyu üzerine yönelik olduğunu vurgulamıştır. Ayrıca, işyeri dokunulmazlığı ihlali suçu nedeniyle eksik kovuşturma ile hüküm verilmesinin yanlış olduğunu ve uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiğini belirtmiştir. Kararda, sanığın suçlarına ilişkin cezaların aynen korunması, ancak belirtilen kanun maddelerine uygun şekilde yeniden yargılama yapılmasına karar verilmiştir. Kanun maddeleri: Türk Ceza Kanunu 142/1-b, 116/2, 151/1, 62., 5237 sayılı Kanunun 53/1-a-b-d-e, 53/1-c,
2. Ceza Dairesi         2016/19862 E.  ,  2017/646 K.

    "İçtihat Metni"


    Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b, 116/2, 151/1 ve 62. (üç kez) maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis, 5 ay hapis ve 3 ay 10 gün hapis cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar anılan Kanun’un 53/1-a-b-d-e maddesindeki haklardan, koşullu salıverilinceye kadar ise aynı Kanun’un 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair ilişkin Beyoğlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/05/2010 tarihli ve 2007/489 esas, 2010/319 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 07/12/2016 gün ve 94660652-105-59-13160-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19/12/2016 gün ve 2016/398374 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre;
    1- Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5560 sayılı Kanun"un 24 ve 25. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanun"un 253/1-b-3 ve 254. maddeleri gereğince işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu ile ilgili olarak uzlaşma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde,
    2- 5237 sayılı Kanun"un 53/2. maddesinde yer alan “Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.” ve 3. fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin 1. fıkrası a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Hırsızlık ve mala zarar verme suçları yönünden kanun yararına bozma isteminin incelenmesinde; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihinde, hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 -2015/85 sayılı kararı ile iptal edilen bölümler nazara alınarak hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    5237 sayılı TCK’nın 53/1-c maddesinde belirtilen “velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan” yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca, sadece kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi,
    Nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Beyoğlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 18.05.2010 gün ve 2007/489 Esas, 2010/319 Karar sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (d) bendinin verdiği yetkiyle TCK"nın 53. maddesinin 1- c bendinde belirtilen velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi alt soyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanmasına,hükümlerin diğer bölümlerinin aynen korunmasına;
    İşyeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden kanun yararına bozma isteminin incelenmesinde;
    Hükümden önce yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasa ile işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun uzlaşma kapsamına alınması, 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 3. fıkrasına, 5918 sayılı Yasa ile eklenen, "uzlaşma kapsamında bulunan bir suçun, bu kapsama girmeyen başka bir suçla birlikte işlenmiş olması halinde uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağına" ilişkin son cümlenin suç tarihinden sonra yürürlüğe girmesi karşısında, suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunan işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu yönünden, CMK"nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaştırma işlemleri yaptırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
    Nedeniyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Beyoğlu 4. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 18.05.2010 gün ve 2007/489 Esas, 2010/319 Karar sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesinin 3. fıkrası uyarıca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, bozma kararının niteliğine göre diğer kanun yararına bozma istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 23/01/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi