Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4129
Karar No: 2021/1502
Karar Tarihi: 04.03.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4129 Esas 2021/1502 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme kararı, terekeye temsilci atanması davasında verilen hüküm için yapılan temyiz başvurusunu ele almaktadır. Kararda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildiği ve gerçek kişilere yapılacak tebligat için iki aşamalı bir yol benimsendiği belirtilmektedir. İlk aşama, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan tebligat yapmanın mümkün olmadığıdır. İkinci aşama ise, muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının çıkaran mercie geri gönderilmesidir. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10/2 ve 21/2. maddelerinin farklı şekilde yorumlanmasının muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağına ve Anayasa'nın \"Hak arama hürriyeti\" başlıklı 36. maddesi ile Hukuki dinlenilme hakkı başlıklı 27. maddesine aykırı olacağına işaret edilmiştir. Kararda, davalılara yapılan tebligatın usulsüz olduğu ve gerekli yasal şartların oluşmadan doğrudan doğruya kanunun 21/2. maddesi uyarınca yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca davacıların vekili, bir davacının vekaletini ibraz etmediği için yargılamada temsil etmesinin eksik olduğu ifade edilmiştir. Kararda, Tebligat Kanunu'nun 10/2 ve 21/2. maddeleri hakkında detaylı ve açıklayıcı bir açıklama yapılmıştır.
14. Hukuk Dairesi         2017/4129 E.  ,  2021/1502 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki terekeye temsilci atanması davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
    1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
    2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
    Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın "Hak arama hürriyeti" kenar başlıklı 36. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nin “Hukuki dinlenilme hakkı” başlıklı 27. maddesi ile Tebligat Kanununun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davalı ...’a yapılan gerekçeli karar tebligatının yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle, davalı adına önceden hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre yapıldığı ve usulsüz olduğu görülmüştür. Davalılar ... ve ...’e sadece gerekçeli kararın tebliğ edildiği, tashih şerhinin tebliğ edilmediği; Ömer ve Ayşe oğlu, 01.05.1941 doğumlu, 34064091254 Türkiye Cumhuriyeti Kimlik numaralı davalı ...’a ise gerekçeli kararın ve tashih şerhinin hiç tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. Adı geçenlere belirtilen kimlik bilgileri de dikkate alınarak 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın ve tashih şerhinin tebliği ile kanun yoluna başvuru süresinin beklenilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekmektedir.
    Öte yandan davacılar vekili, Mehmet ve Förü oğlu, 20.11.1965 doğumlu, 33995093528 Türkiye Cumhuriyeti Kimlik numaralı davacı ...’un vekaletini ibraz etmemiş olmasına karşın yargılamada ...’u temsil etmiştir. Kimlik bilgileri belirtilen ...’un vekaletinin temini ya da gerekçeli karar ve tashih şerhinin adı geçene yukarıda belirtilen yasal hükümlere uygun şekilde tebliği ile kanun yoluna başvuru süresinin beklenmesinden sonra dosyanın Dairemize gönderilmesi gerekmektedir.
    Belirtilen eksiklikler tamamlanarak Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 04.03.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi