Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekilince, anlaşmalı boşanma ilamında tasdik edilen protokol hükümleri uyarınca ilamlı icra takibinin 7.5.2011 tarihinde başlatıldığı, icra emrinin 9.5.2011 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun bu ilama dayalı olarak para alacağının istenemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği görülmektedir.
Alacaklı, 12.5.2011 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak ilamın yerine getirildiğinden bahisle takipten vazgeçtiğini beyan etmiş, bu beyan üzerine icra müdürlüğünce feragat harcı alınarak talep gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
Alacaklı takipten vazgeçse dahi, borçlunun takibi iptal ettirmekte hukuki menfaati bulunduğundan, mahkemece tarafların iddia ve delillerini incelenerek oluşacak sonuca göre  karar verilmesi gerekirken, alacaklının şikayet tarihinden önce takipten vazgeçtiği, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04/05/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.