Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/21138
Karar No: 2015/9894
Karar Tarihi: 09.06.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/21138 Esas 2015/9894 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi         2014/21138 E.  ,  2015/9894 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, gaipliğe karar verilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; ... ... Mahallesi ... ada ... parsel sayılı taşınmaz maliki ... kızı ... hakkında bu kişilerin sağ olup olmadıkları, ölü iseler mirasçılarının bulunup bulunmadığı bilinmediğinden ... Defterdarının kayyım tayin edildiğini, taşınmaz hakkında açılan ortaklığın giderilmesi davasında ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verildiğini ileri sürerek TMK. nun 588. maddesi uyarınca bu kişinin gaipliğine ve adına yatırılan paranın Hazineye irat kaydedilmesi, hissesinin hazine adına tescili talebiyle açılan ... 2 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/80 E. Sayılı dosyasında, mahkemenin gaiplik davası açılması için kendilerine süre ve yetki verdiğini belirterek TMK. nun 588. maddesi uyarınca bu kişinin gaipliğine kararı verilmesini istemiştir. Mahkemece aynı nedenle açılan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/80 E. Sayılı dosyasının derdest olduğu gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğudan usulden reddine karar verilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Görevin Belirlenmesi ve Niteliği" başlıklı 1. maddesinde, mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği ve göreve ilişkin kuralların kamu düzeninden olduğu belirlendiğinden bu husus mahkemelerce yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 382/1. maddesine göre; "Çekişmesiz yargı, hukukun, mahkemelerce, aşağıdaki üç ölçütten birine veya birkaçına göre bu yargıya giren işlere uygulanmasıdır: a-ilgililer arasında uyuşmazlık olmayan haller, b-ilgililerin, ileri sürebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı haller, c- hakimin re’sen harekete geçtiği haller." olmak üzere bu üç ölçütle çekişmesiz yargının genel çerçevesi belirlenerek mümkün olduğunca çekişmesiz yargı işleri sayılmış, 382/2-a.4. maddesinde de "Gaiplik kararı" açıkça kişiler hukukundaki çekişmesiz
    yargı işleri arasında belirtilmiştir. Aynı Kanunun 383. maddesinde "Çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir." 2. maddesinde ise; "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir." hükmü yer almaktadır. Diğer taraftan özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh hukuk mahkemesinde görüleceği düzenlenmeyen ve konusu para ile ölçülemeyen bütün dava ve işler genel görevli hukuk mahkemesi olan asliye hukuk mahkemesinde görülür.
    Türk Medeni Kanununun 588. maddesi uyarınca gaip olduğu ileri sürülen kişilerin adlarına olan taşınmaz hissesinin tapusunun iptali ile Hazine adına tescili istemiyle açılan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/80 E. Sayılı dosyasında tapu iptal tescil talebi yönünden görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olup, gaiplik talebi hakkında sulh hukuk mahkemesi kararının bekletici mesele yapılıp sonucu uyarınca işin esası hakkında bir karar verilmek üzere davacıya süre ve yetki verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Bu nedenle mahkemece işin esası hakkında karar verilmesi gerekirken davanın derdest olduğu gerekçesiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 09.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi