17. Hukuk Dairesi 2017/2413 E. , 2019/11248 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
DDavacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını, davalıların ise zarara neden olan aracın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğunu açıklayıp 138.362,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, bozma ilamına, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 138.362,06 TL"den (tedavi gideri olan) 9.522,82 TL davalı ... ile birlikte alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat hususunda daha önce karar verildiğinden bu kez karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp tazminatı talebinde bulunmuştur.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından davacının kazadan önceki gelirinin net bir şekilde tespiti gerekmektedir.
Davacı vekili, müvekkilinin belediyede temizlik işçisi olduğunu, mesaisinin 13:00"da bittiğini ve mesai saatleri dışında boya-badana işi yaparak ek gelir elde ettiğini belirtmiş, mahkemece tazminatın belirlenmesi için alınan 23.02.2012 tarihli raporda davacının temizlik işçiliğinden aylık asgari ücret düzeyinde, boya badana işinden de asgari ücretin ¾ oranında gelir elde ettiğini kabul ederek toplam iş göremezlik zararının 138.362,00 TL olduğunu bildirmiş, anılan rapora davacı itiraz etmemiş, davalılarca itiraz edilmiş, itiraz üzerine mahkemece alınan ek raporda; Sosyal Güvenlik Kurumunca yapılan ödeme indirilerek yapılan hesaplamada davacının zararının 107.765,00 TL olduğu belirlenmiş, anılan rapora davacı vekili ve davalılar itiraz etmiş, mahkemece ek rapor hükme esas alınarak 07/05/2013 tarihli karar verilmiştir. Anılan karara karşı davalı ... vekilince temyiz kanun yoluna başvurulmuş, hüküm, Dairenin 22.10.2015 Tarih, 2013/17954 Esas-2015/11122 Karar sayılı ilamı ile davalı yararına bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasının ardından alınan tazminat raporu alınmış, alınan raporda davacının zararı 176.070,00 TL olarak belirlenmiş, mahkemece bu rapor hükme esas alınmışsada rapor usul ve yasaya aykırıdır. Şöyleki bozma ilamında sonra alınan tazminat raporunda bilirkişi görev dışına çıkılarak yapılan hatalı değerlendirme ile tazminata esas hesaplamada güncel asgari ücretler esas alınarak hesaplama yapılmıştır. Oysa davacı 23.02.2012 tarihinde alınan aktüer raporuna itiraz etmediği gibi, mahkemece verilen 07/05/2013 tarihli kararı da temyiz etmemiştir. Yerel mahkemece verilen 07/05/2013 tarihli karar davalı ... tarafından temyiz edildiğine ve davalı ... yararına bozulduğuna göre kazanılmış haklar ihlal edilerek ve Dairenin 22.10.2015 Tarih, 2013/17954 Esas-2015/11122 Karar sayılı ilamında belirtilen hususlara dikkat edilmeksizin davalı aleyhine olacak şekilde karar tarihine yakın güncel asgari ücretlerin uygulanması doğru görülmemiştir.
Diğer yandan, davacı vekili müvekkilinin mesai saatleri dışında boya-badana işi yaparak ek gelir elde ettiğini bildirmiş, mahkemece davacının ek gelirine ilişkin yapılan araştırmada; inşaat mühendisleri odasınca, 1 Ocak, 15 Mart tarihleri arasında çalışılmadığı belirtilmiştir. Buna rağmen tazminat bilirkişisi tarafından gerekçesiz olarak ve görev dışına çıkılarak davacının 1 Ocak, 15 Mart tarihleri arasında yarı zamanlı çalışacağının kabulü ile tazminat hesabı yapılması da doğru görülmemiştir.
Buna göre mahkemece yukarıda açıklanan yönler ve Dairenin 22.10.2015 Tarih, 2013/17954 Esas-2015/11122 Karar sayılı ilamında belirtilen hususlar gözetilerek bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmek üzere hükmün bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine, 28/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.