Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5972
Karar No: 2019/11244
Karar Tarihi: 28.11.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2018/5972 Esas 2019/11244 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2018/5972 E.  ,  2019/11244 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin dava dışı bankadan kullandığı kredinin teminatı amacı ile davalı ile muris arasında ferdi kaza sigorta poliçesinin düzenlendiğini, murisin ev inşaatında sıva işi yaparken yüksekten düşerek öldüğünü açıklayıp teminat bedeli olan 100.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, talebin teminat dışında kaldığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kabulü ile 100.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, ferdi kaza sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisinin inşaatta sıva işi yaparken yüksekten düşmesi nedeni ile öldüğünü açıklayıp tazminat talebinde bulunmuş; davalı vekili, sigortalının vefat etmesi üzerine yapılan incelemede aşırı alkolün etkisi ile yüksekten düşme neticesinde vefat ettiğinin tespit edildiğini, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları 4. maddesi uyarınca "Aşikar sarhoşluğun, sigortanın şumulüne giren bir kazanın icap ettirmediği ahvalde uyuşturucu madde kullanmanın, ilaç ve zararlı madde alma..."nın kaza sayılmadığını, olaydan yaklaşık üç buçuk saat sonra alınan kandaki alkol değerinin 87 mg olarak ölçüldüğünü, bu değerin koordinasyon, algı ve muhakemede belirgin bozulma, tepki zamanının, kendini kontrol etme becerisinin zarar görmesi şeklinde vücut ve davranışlar üzerine etkisi bulunduğunu, bu nedenle talebin teminat dışında kaldığını savunmuş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya kapsamına göre davacıların murisinin inşaatta sıva işi yaparken 6 metre yükseklikten düşerek yaralandığı, bunun üzerine hastaneye götürülerek tedavisine başlandığı, hastane tarafından tutulan tutanağa göre 17:35 itibari ile hastaneye kabul edilen murise beş dakika ara ile altı kez adrenalin yapıldığı, cevap alınamayan hastanın 18:30 itibari ile ex kabul edildiği belirtilmiş, Cumhuriyet Başsavcılığınca aynı gün 22:37"de yapılan klasik otopsi ile muristen alınan kan örneklerinin adli tıp kurumuna gönderilmesine karar verilmiş, Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığınca yapılan incelemede; murise ait kan numunelerinde 87 mg/dl etanol bulunduğu belirtilmiştir.
    Mahkemece alınan, aralarında nöroloji doktoru bilirkişinin de bulunduğu raporda, kafa travması ile gelen hastaya damar içi mannitol serum tedavisi başlanmasının olası olduğu ancak dosya kapsamında bulunan belgelerden murisin serum alıp almadığının aşikar olmadığı, sadece acil tıbbi müdahaleye başlandığının yazdığı, o sırada takılan mayinin içeriğinin dava konusu olan ölüm sonrası alınan kanda alkol seviyesini değiştireceğinden mevcut belgelere bakılarak bunu söylemenin kesin olarak söz konusu olmadığını, kanın alınma ve taşınma şekillerinin de adli tıp kurumunun kan örneği kabul koşullarına tam uygun olmadığını, tüm bunlara göre kaza sırasında alkol etkisinin varlığının kesin olarak anlaşılamadığını belirtmiş, mahkemece, her ne kadar Adli Tıp Kurumu Bursa Grup Başkanlığı raporunda müteveffanın kanında 0,87 promil etanol bulunduğu tespit edilmiş ise de koli açma tutanağında çıkan numune dökümünde; ..."a ait 4+6=10 ml iki adet tüpte çürümüş kan örneğinin olduğu, numuneler üzerinde isim yazmadığı, savcılık yazısı ve numunelerinin konulduğu naylon delil poşeti üzerinde ... yazmakta olduğu, numunelerin bir tanesinin kapağının açık olarak geldiği için numunenin bir kısmının konulduğu eldivenin içine döküldüğü anlaşılmış, Adli Tıp Kurumu Alkol Birimi Kan Örneği Kabul Koşulları içinde tüp ağzı kesinlikle açılmamalı, tüp üzerinde mutlaka hastanın adı soyadı, kanın alındığı hastane, kanın alındığı tarih ve saatin yazılı olduğu barkod-etiket yapıştırılmalı ibarelerinin yer aldığı, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda da müteveffanın ön tanıları gereği serum alıp almadığının aşikar olmadığı, sadece müdahale sırasında kötüleştiği ve kalp solunum durması ile acil tıbbi müdahaleye başlandığının yazdığı, o sırada damardan takılan mayinin içeriğinin dava konusu olan ölüm sonrası alınan kanda kan alkol seviyesini değiştireceğinden mevcut belgeler ile müteveffadan alınan ölüm sonrası kan örneğinden çıkan 87 mg/dl etil alkol düzeyinin, gerek şahsa yönelik yapılan serumların bilinmemesi gerekse alınma & taşınma şeklindeki uygun olamayan koşullardan dolayı kaza öncesi ve kaza sırasında alkol etkisinin varlığının kesin olarak anlaşılamadığı, murisin belirtilen oranda alkollü olduğu kabul edilse dahi aşikar sarhoşluğa sebep olacak nitelikte olmadığı, belirtildiği üzere 1,50 promilden sonra sarhoşluk haline ulaşıldığının açık olduğu, bu bağlamda sözleşme uyarınca murisin aşikar sarhoş olmadığı, murisin ölüm nedeninin gerek aldırılan bilirkişi raporu gerekse tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere münhasıran alkolün etkisiyle yüksekten düşme neticesinde gerçekleştiğinin kesin olarak tespit edilemediğinden ölüm nedeniyle teminat alınan bedelden sorumlu olduğu gerekçesi ile davanı kabulüne karar verilmiştir.
    Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
    Davalı vekili, aşamalardaki savunmalarında, murisin kanında tespit edilen etanolün alkol nedeni ile orta çıktığını, zira etanolün sadece alkollü içeceklerde bulunduğunu, kaza saati ve kan numunesinin alınma saatine göre kanda tespit edilen 87 mg etanolün kaza anında çok daha yüksek olduğunu, bu nedenle de murisin aşikar sarhoşluğu nedeni ile kazanın meydana geldiğini savunmuş, mahkemece anılan savunma üzerinde durulmayarak, kanda etanol bulunmasına nelerin sebep olacağı hususları araştırılmayarak yazılı şekilde karar verilmiştir.
    Diğer yandan mahkemenin, muristen alınan kan örneklerinin tüp üzerinde mutlaka hastanın adı soyadı, kanın alındığı hastane, kanın alındığı tarih ve saatin yazılı olduğu barkod-etiket yapıştırılmalı ibarelerinin bulunmadığından ve numunenin gerek alınma, gerek taşınma şeklindeki uygun olamayan koşullardan dolayı kaza öncesi ve kaza sırasında alkol etkisinin varlığının kesin tespit edilmesinde kabul edilemeyeceğine dair kabulü de dosya kapsamına uygun değildir. Şöyle ki; muristen alınan kan örnekleri Cumhuriyet Savcılığınca resmi tutanaklar ile alındığına göre ve numuneler üzerinde barkod ve isim bulunmasa da numunelerin içine konulduğu poşet üzerinde murisin ismi yer aldığına göre muristen alınan kan numunelerin delil olarak esas alınmasında bir isabetsizlik yoktur.
    Buna göre mahkemece, Adli Tıp Kurumundan alınacak raporda; acil tıbbi tedavi sırasında yapılan işlemlerin kanda etanol tespitine sebep olup olmayacağı, acil tıbbi tedavi sırasında yapılması muhtemel ilaçların neler olabileceği ve bunların da kanda etanole sebep olup olamayacağı, davalının savunmasında da belirttiği üzere kanda etanole yalnızca alkollü içeceklerin mi sebep olduğunun araştırılması, mahkemece alınan raporda nöroloji uzmanınca “tedavi sırasında takılan serum mayinin alkol seviyesini değiştireceği” belirtildiğine göre bu hususun da irdelenerek dosyadaki tüm belgelere, murisin ölüm anında alkollü olup olmadığı, alkollü ise ölüm saati ve numune saatine göre kaza anındaki alkol miktarının araştırılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi