15. Ceza Dairesi 2019/4039 E. , 2019/5436 K.
"İçtihat Metni"Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 19.12.2018 tarih ve 2017/8414-2018/97959 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 09.01.2019 tarih ve 2019/141 değişik iş sayılıkararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01.04.2019 gün ve 94660652-105-34-2507-2019 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.04.2019 gün ve 2019/36881 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, müştekinin şikâyeti doğrultusunda, şüpheli hakkında kamu davası açmayı gerektirir yeterli şüphe oluşturacak delil bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; müştekinin 17.01.2017 tarihli ifadesinde, Yapı Kredi Bankası tarafından arandığını ve ödenmemiş iki adet kredi sözleşmesinin bulunduğunu öğrenmesi üzerine en yakın Yapı Kredi Bankası Şubesine gittiğini, banka görevlilerinin müştekiye 18.000 TL kredi çektiğini ve şüpheli ..."a havale yaptığını söylediğini, kendisinin böyle bir işlem yapmadığını, şüpheli ..."ın arkadaşı olduğunu, bu olaydan sonra kendisini aramasına rağmen görüşemediklerini özetle beyan ederek şikâyetçi olması karşısında; İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma sırasında yapılan yazışmalar neticesinde 12.05.2016 tarihinde müştekinin internet bankacılığı kullanılarak 96049056 numaralı hesabından 15.000.00 TL tutarın 48184066276 TC kimlik numaralı ... adına kayıtlı 96087404 numaralı hesaba havale olarak gönderildiğinin, tutar hesaba yatırıldıktan sonra ilk nakit çekim işlemi ile aynı gün Cumhuriyet ... adresinde bulunan ... numaralı ATM cihazından nakit olarak çekildiğinin tespit edilmesi karşısında, ATM"den çekilme anına ilişkin kamera görüntüleri temin edilerek incelenmesi, internet bankacılığı kullanılarak yapılan bu işlemin hangi IP ve PORT bilgileri üzerinden yapıldığının tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece şüphelinin beyanı alınarak banka ile yazışma yapılması suretiyle, eksik soruşturma sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesindeisabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 09.01.2019 tarih ve 2019/141 değişik iş sayılıkararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 13.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.