Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2011/11-742
Karar No: 2012/82

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2011/11-742 Esas 2012/82 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2011/11-742 E.  ,  2012/82 K.
  • DEMURAJ ALACAĞI TAHSİLİ
  • NAVLUN SÖZLEŞMESİ
  • SÜRESTERYA ÜCRETİ
  • TAHKİM ŞARTI
  • TAHKİM SÖZLEŞMESİ İÇİN VEKİLE ÖZEL YETKİ VERİLMESİ
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 63
  • BORÇLAR KANUNU(MÜLGA) (818) Madde 388
  • TÜRK TİCARET KANUNU(MÜLGA) (6762) Madde 121

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesince görev nedeniyle dava dilekçesinin reddine dair verilen 08.01.2008 gün ve 2006/441 Esas, 2008/5 Karar sayılı kararın incelenmesi davacılardan A. Shipping and Intl. Trading Inc.vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 23.03.2010 gün ve 2008/5901 Esas, 2010/3203 Karar sayılı ilamı ile,

 (…Davacı vekili, müvekkili E. Ltd.Şti."nin deniz ticareti, gemi işletme ve taşımacılığı konularında faaliyet gösterdiğini, faaliyet sahası ile ilgili olarak yabancı uyruklu A. Shipping and Intl. Trading Inc. unvanlı firmanın gemi işletme müteahhidi olarak işletmesi altında bulunan Comoros bayraklı M.V.C... ve Malta bayraklı M.V. D… isimli gemilerin gemi yöneticiliğini, A. Shipping and Intl. Trading Inc. Firması ile yaptığı  03.04.2006 tarihli  gemi yönetimi sözleşmesi ile üstlendiğini, gemi yöneticisi sıfatı ve gemi yönetimi sözleşmesi kapsamında olarak da davalı H… A.G.’yi temsilen hareket eden Ha...  A.Ş. ile 10.04.2006 tarihli ve fixture recap mahiyetinde navlun sözleşmesi akdettiğini, bu sözleşmeye göre müvekkilinin taşıyan, davalı H…. A.G."nin taşıtan, Ha… A.Ş."nin acente olduğunu, diğer davalı K. Demir Çelik A.Ş."nin ise navlun sözleşmesine konu yüklerin alıcısı olduğunu, müvekkilinin 10.04.2006 tarihli navlun sözleşmesine göre 120.000 MT. kömürün birden ziyade ardıl seferler ile Kerc veya Marıupol limanlarından Zonguldak veya Karadeniz Ereğli limanlarına taşınması işini üstlendiğini, bu taşımanın aylık toplam 20.000 M.T. kömür taşımak suretiyle gerçekleştirileceğini ancak taşıtan H…  A.G. 20.000 M.T. taşıtma taahhüdünü yerine getirmediğini, müvekkilinin toplam 6 seferde 37.534.973 M.T. kömür taşıdığını, yapılan toplam 6 sefer taşımanın 4 ayrı seferinde davacı lehine toplam 75.815,37 USD demuraj alacağı oluştuğunu, davalı K. Demir Çelik A.Ş. boşaltma limanında oluşan demuraja kendi sahasındaki engeller nedeniyle sebep olduğundan sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalması kaydıyla 75.815,37 USD demuraj alacağının faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

 Davalı H…  A.G.’yi izafeten Ha…  A.Ş. vekili, taraflara arasında navlun sözleşmesi niteliğindeki bağlantı metninde ihtilaf halinde İngiliz hukukunun uygulanacağı, uyuşmazlığın Londra’da tahkim yolu ile çözüleceğinin kararlaştırıldığını, mahkemenin bu davayı görmeye yetkili ve görevli olmadığını, TTK.nun 1069. maddesi hükmüne göre gönderilenin sürestarya ücreti ile sorumlu olduğunu, gemilerin gecikmesine davacı neden olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini  talep etmiştir.

 Davalı K. Demir Çelik A.Ş. vekili, müvekkilinin ikametgahı Karabük Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu, müvekkilinin taraflar arasında düzenlenen navlun sözleşmesinin tarafı olmadığını, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

 Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile davalı H…  A.G. arasında düzenlenen sözleşmede tahkim şartı bulunduğundan H…  A.G.’ye izafeten Ha… A.Ş. yönünden tahkim şartı sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, davalı Ka Demir Çelik A.Ş. yönünden ise, bu davalının navlun sözleşmesine konu edilen yüklerin alıcısı konumunda bulunduğu ve konşimentoda sürestaryanın gönderilen tarafından ödeneceğine dair bir kayıt bulunmadığından hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.

 Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin davalı K. Demir Çelik A.Ş. yönünden yaptığı tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın bu davalı yönünden onanmasına karar vermek gerekmiştir.

 2- Davacı vekilinin davalı H… A.G. yönünden yaptığı temyiz itirazlarına gelince; dava demuraj alacağının tahsili istemine ilişkindir. Davalı süresinde tahkim itirazında bulunmuş ve mahkemece davacı ile davalı H…  A.G. arasında düzenlenen sözleşmede tahkim şartı bulunduğundan H… A.G.’ye izafeten Ha… A.Ş. yönünden tahkim şartı sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.

 Dosya kapsamından, davacı E. Ltd.Şti."nin yabancı uyruklu A. Shipping and Intl. Trading Inc. unvanlı firmanın gemi işletme müteahhidi olarak işletmesi altında bulunan Comoros bayraklı M.V.CODA ve Malta bayraklı M.V. DIGNITY isimli gemilerin gemi yöneticiliğini, A. Shipping and Intl. Trading Inc. Firması ile yaptığı 3.4.2006 tarihli gemi yönetimi sözleşmesi ile üstlendiği, gemi yöneticisi sıfatı ve gemi yönetimi sözleşmesi kapsamında olarak, davalı H. A.G.’yi temsilen hareket eden Ha… A.Ş. ile 10.04.2006 tarihli ve fixture recap mahiyetinde navlun sözleşmesi akdettiği, bu sözleşmeye göre E. Ltd.Şti."nin taşıyan, davalı H… A.G."nin taşıtan, Ha… A.Ş."nin taşıyan acentesi olduğu, diğer davalı K. Demir Çelik A.Ş."nin ise navlun sözleşmesine konu yüklerin alıcısı olduğu anlaşılmaktadır. Davacı taraf 10.04.2006 tarihli navlun sözleşmesine göre, 120.000 MT. kömürün birden ziyade ardıl seferler ile Kerc veya Marıupol Limanları"ndan, Zonguldak veya Karadeniz Ereğli Limanları"na taşınması işini üstlenmiş, bu taşımanın aylık toplam 20.000 M.T. kömür taşımak suretiyle gerçekleştirileceği, ancak taşıtan H… A.G. 20.000 M.T. taşıtma taahhüdünü yerine getirmediği, davacı tarafın toplam 6 seferde 37.534.973 M.T. kömür taşıdığı, yapılan toplam 6 sefer taşımanın 4 ayrı seferinde davacı lehine toplam 75.815,37 USD demuraj alacağı oluştuğu, davalı K. Demir Çelik A.Ş."nin boşaltma limanında oluşan demuraja kendi sahasındaki engeller nedeniyle sebep olduğundan sorumlu olduğunu ileri sürerek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalması kaydıyla 75.815,37 USD demuraj alacağının faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.

 Yargılama sırasında A. Inc. vekili, 02.04.2007 tarihli dilekçesi ile diğer davacı E. Ltd.Şti. ile aralarında yapılan 03.04.2006 tarihli Yönetim Sözleşmesinde E. Ltd.Şti."ne tahkim sözleşmesi yapma yetkisinin verilmediğini, bu nedenle 10.04.2006 tarihli navlun sözleşmesinde yer alan tahkim şartının geçersiz olduğunu savunmuştur.

 Tahkim sözleşmesi esas sözleşmeden bağımsız, ondan ayrı bir anlaşmadır. Tahkim anlaşmasının asıl sözleşmeden ayrılabilirliği, asıl sözleşmede yer alan tahkim klozları içinde geçerlidir. Bu seseple tahkim klozunun geçerliliği, esas sözleşmenin geçerliliğine bağlı değildir. Asıl sözleşmenin geçersiz olması tahkim anlaşmasının geçerliliğini etkilemez. Yada tersine tahkim anlaşmasının herhangi bir sebeple geçersiz olması asıl sözleşmeyi etkilemez ve onu geçersiz kılmaz. Yine TTK.nun 121. maddesi hükmü uyarınca hususi ve yazılı bir muvafakat olmadan acente müvekkili namına mukavele akdine salahiyetli değildir. Ayrıca, hangi hallerde vekile özel yetki verileceği, BK.nun 388/2. maddesi ile HUMK.63. maddelerinde belirtilmiştir. Buna göre vekilin tahkim sözleşmesi yapabilmesi için özel yetki verilmesi gerekir. Aksi halde müvekkili yapılan tahkim sözleşmesi hukuken geçersizdir.

 Yukarıda açıklananlar ışığında, dava konusu olayda, davacı E. Ltd.Şti. ile davalı H… AG.yi temsilen acente Ha… A.Ş. arasında yapılan tahkim sözleşmesi E… Ltd. Şti."nin tahkim yapma yetkisinin bulunmaması nedeniyle geçersizdir. Bu durumda mahkemece, geçersiz tahkim şartına dayalı olarak verilen H…  A.G.’ye izafeten Ha…  A.Ş. yönünden tahkim şartı sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine kararı doğru olmadığından kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir…)

gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. 

 TEMYİZ EDEN: Davacı A. Shipping and Intl. Trading Inc. vekili 

                               HUKUK GENEL KURULU KARARI 

 Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, demuraj alacağının tahsili istemine ilişkindir.

Yerel Mahkemece, davalı H… Minerals and Metals Shipping A.G."ye izafeten Ha…Teknik Donanımlar Mümessillik ve Tic. A.Ş."nin tahkim şartı sebebiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine dair verilen hüküm, davacı A. Shipping and Intl. Trading Inc. vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçeyle bozulmuştur.

Yerel mahkemece önceki kararda direnilmiş; hükmü, davacı A. Shipping and Intl. Trading Inc. vekili temyize getirmiştir.

Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, dava konusu olayda, davacı E. Ltd.Şti. ile davalı H…  AG.yi temsilen acente Ha… A.Ş. arasında yapılan tahkim sözleşmesinde, davacı E.  Ltd. Şti."nin tahkim yapma yetkisinin bulunup bulunmadığı, bunun sözleşmenin geçerliliğine etkisi, davada İngiliz Hukukunun uygulanıp uygulanmayacağı; sonuçta da mahkemenin görevli olup olmadığı  noktasında toplanmaktadır. 

Hukuk Genel Kurulunca öncelikle, eldeki dava ile tarafları ve davaya dayanak navlun sözleşmesi aynı olan İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi’nin 2006/442 Esas, 2008/6 Karar sayılı dosyasında görülen ve davalı H. Minerals and Metals Shipping A.G."ye izafeten Hatko Teknik Donanımlar Mümessillik ve Tic. A.Ş. vekilinin tahkim itirazı nedeniyle 08.01.2008 günlü karar ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilen, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 19.01.2010 gün ve 2008/9228 Esas, 2010/500 Karar sayılı ilamı ile onanan ve davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddi ile kesinleşen  hükmün eldeki davada bağlayıcı olup olmadığı ön sorun olarak incelenmiş, yapılan görüşmeler sonunda, oyçokluğu ile açıklanan bu mahkeme kararının, somut olay yönüyle eldeki davada tahkim bakımından uygulanmasının söz konusu olamayacağı  22.02.2012 tarihli ikinci görüşmede oyçokluğu ile kabul edilerek işin esasının görüşülmesine geçilmiştir.    

İşin esasına gelince;

 Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

 SONUÇ: Davacı A. Shipping and Intl. Trading Inc. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 22.02.2012 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi.

  KARŞI OY YAZISI                          

 Davacılar davalı ile aralarında düzenlenmiş bulunan sözleşmeye dayanarak demuraj alacağının tahsili için eldeki davayı açmışlardır. Davalı süresi içerisinde yaptığı itirazında davanın taraflar arasında düzenlenmiş sözleşmeye göre hakemde görülmesi gerektiğini ileri sürmüş,mahkemece de davanın hakemde görülmesi gerektiği gerekçesi ile davalı H… şirketine izafeten Ha…  A.Ş. aleyhine açılan davada dava dilekçesinin reddine karar vermiş, Özel Daire tarafından hakem şartının geçerli olmadığı belirtilerek karar bozulmuş,yerel mahkemece direnme kararı verilmiştir.

Tarafları aynı olan aynı sözleşmeden kaynaklanan daha önce görülüp Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin onayından geçerek kesinleşmiş olan bir mahkeme kararı mevcuttur. İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 2006/442 E.,2008/6 K. Sayılı ilamında yine eldeki davada olduğu gibi davanın hakemde görülmesi gerektiği yolundaki davalı itirazı mahkemece kabul edilip,dava dilekçesi reddedilmiş ve bu karar Y.11. Hukuk Dairesinin 19.01.2010 tarih 2008/9228 E. 2010/500 K. sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmiştir.Bu durumda aynı sözleşmeden kaynaklanan davalara hakemde bakılacağı konusunda tarafları bağlayan bir mahkeme kararı bulunmaktadır.Kesinleşen davada davanın hakemde görülmesi gerekir denildikten sonra eldeki davada davanın genel mahkemede görülmesi gerekir demenin yasal bir dayanağı bulunmamaktadır.

Davacılar A. şirketi ile kendi adına asaleten,A. adına temsilen dava açan E. ltd. şirketidir.İncelenecek iki tane sözleşme ve bunlarla belirlenmiş olan hakem şartı bulunmaktadır.Birisi davacılardan A. ile dava dışı şirket arasında yapılan sözleşmedeki hakem şartı,diğeri ise davacılar arasında yapılan sözleşmedeki hakem şartıdır.Bu davada mahkeme kararına esas alınan hakem şartı davacı E. ile davalı arasındaki sözleşmedeki hakem şartıdır.Davacı A. vekili davalının hakem şartı ile ilgili yapmış olduğu itiraz üzerine mahkemeye verdiği 2.4.2007 tarihli dilekçesinde davalı ile kendisinin adına sözleşme düzenleyen E. şirketine tahkimle ilgili sözleşme akdetme yetkisi verilmediği halde E. tarafından sözleşmeye hakem şartının konuluğunu, bu şartın geçerli olmadığını davanın genel mahkemede görülmesi gerektiğini belirtmiştir. Sözleşmeye göre bu hakem şartının geçerli olup olmadığının tartışılması ayrı bir konudur. Burada tartışılacak konu aynı sözleşmeden doğan, tarafları aynı olan bir başka davada,bu sözleşmeden doğan davaların hakemde görüleceği yolunda kesinleşmiş bulunan kararın eldeki davada uygulanıp uygulanmayacağıdır.Kesinleşmiş mahkeme kararında çok açık biçimde bu sözleşmeden doğan davaların hakemde görülmesi gerektiği kabul edildiğine göre artık bu konununun tartışılmaması gerekir.

Görüşmeler sırasında her ne kadar kesinleşen mahkeme kararında taraflar arasında yapılmış sözleşmenin değil, davacı A. ile dava dışı şirket arasında düzenlenmiş olan sözleşmedeki hakem şartının karara esas alınarak hüküm kurulduğu bu nedenle bu davada kesinleşen kararın hakem şartının belirlenmesinde dikkate alınamayacağı kabul edilmiş ise de mahkeme kararı incelendiğinde durumun böyle olmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkeme kararında davacı A. ile dava dışı şirket arasında yapılan sözleşmeden de bahsedilmekte ise de kararın gerekçesinde çok açık biçimde davacı E."nin davalı ile yaptığı navlun sözleşmesinde hakem şartı bulunduğu için hakem şartının kabul edildiği vurgulanmıştır. Bu navlun sözleşmesi eldeki davada dayanılan sözleşmedir. Kesinleşen davada davalı hakem şartını ileri sürdüğü cevap dilekçesinde doğrudan doğruya taraflar arasında yapılan sözleşmeye dayanmış,mahkemece de bu nedenle hakem şartı kabul edilmiştir. Kaldı ki sonuçta hangi nedenle olursa olsun davanın dayanağını teşkil eden sözleşme aynı sözleşme olup bu sözleşmeden doğan nizanın hakemde görüleceği hususundaki kesinleşmiş mahkeme kararı  taraflar arasında kazandırıcı hak oluşturduğundan buna göre davanın hakemde görülmesi gerektiği düşüncesinde olup, ön sorundaki çoğunluk görüşüne katılamıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi