Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/2-430
Karar No: 2013/1589
Karar Tarihi: 15.11.2013

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/2-430 Esas 2013/1589 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tarafın boşanma davası açtığı ancak mahkeme tarafından Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla değerlendirildiği ve bu durumun Yargıtay tarafından bozulduğu belirtilmiştir. Yargıtay, boşanma davalarının kaynaklandığı kanuna uygun olarak Aile Mahkemelerinde görülmesi gerektiği ve Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde bile Asliye Hukuk Mahkemelerinin bu davalara Aile Mahkemesi sıfatıyla bakması gerektiğini belirtmiştir. İlgili kanun maddesi ise 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesidir.
Hukuk Genel Kurulu         2013/2-430 E.  ,  2013/1589 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: Çaycuma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 10/09/2012
    NUMARASI : 2012/298-2012/482

    Taraflar arasındaki “boşanma” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çaycuma Asliye 1. Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 25.01.2001 gün ve 2001/42-21 sayılı kararın incelenmesi davacı tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 28.09.2011 gün ve 2011/13971-14206 sayılı ilamı ile;
    (...Dava boşanma istemine ilişkindir.
    Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m. 118- 395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağlamıştır.
    Şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanması gerekir. (H.G.K. 16.11.2005 tarih ve 2/673-617 sayılı kararı) Bu açıklama karşısında; davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, bu husus düşünülmeden Asliye Hukuk Mahkemesi olarak yargılamaya devam edilip, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır...)
    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI
     
    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, tarafların aralarında davalıdan kaynaklanan şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, bir araya gelmelerinin imkansız olduğunu belirterek tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın yerinde olmadığını belirterek reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak kurulan hüküm Özel Dairece, yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuştur.
    Yerel mahkemece, bozma ilamına konu kararın Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla 4787 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 18/01/2003 tarihinden önce 25/01/2001 tarihinde verildiğinden davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakılmamasının bozma nedeni yapılamayacağı gerekçesiyle direnme kararı verilmiş, direnme kararını davacı vekili temyiz etmektedir.
    Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, Yerel Mahkemece “Asliye Hukuk” mahkemesi sıfatı ile karar verildikten sonra 18/01/2003 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun uyarınca boşanma davalarının “Aile Mahkemeleri”nde bakılacağının hüküm altına alınması karşısında bu düzenlemenin temyiz incelemesi sırasında dikkate alınıp alınamayacağı noktasında toplanmaktadır.
    Aile mahkemelerinin görevine giren işlerdeki yargılama usulü, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’da düzenlenmiştir.
    Anılan Kanunun 2. maddesinde “...Aile Mahkemeleri, Adalet Bakanlığınca Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü alınarak her ilde ve merkez nüfusu yüzbinin üzerindeki her ilçede, tek hakimli ve asliye mahkemesi derecesinde olmak üzere kurulur. Aile mahkemelerinin yargı çevresi, kurulduğu il ve ilçenin mülkî sınırlarıyla belirlenir. Ancak yargı çevresi, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca değiştirilebilir.
    Gerektiğinde birinci fıkradaki usule göre, bir yerdeki aile mahkemesinin birden çok dairesi kurulabilir. Bu durumda daireler numaralandırılır. Aile mahkemesi kurulamayan yerlerde bu Kanun kapsamına giren dava ve işlere, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen asliye hukuk mahkemesince bakılır.
    Aile mahkemelerinde bir yazı işleri müdürü ile yeteri kadar Personel bulunur...” hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda, Çaycuma İlçesinde aile mahkemesi kurulmadığı açıktır. Ne var ki, bu tür uyuşmazlıklara aile mahkemelerinde bakılacağı 4787 sayılı Kanunun 4/1. maddesinde hükme bağlandığına göre, mahkemece davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakıldığının ara kararıyla karar altına alınması ve davada anılan Kanunun 7. maddesinde öngörülen usul hükümlerinin uygulanması, ayrıca da karar başlığında davaya aile mahkemesi sıfatıyla bakıldığının gösterilmesi gerekir.
     Nitekim, Hukuk Genel Kurulu’nun 26.05.2004 gün ve 2004/2- 286- 298 E., K. sayılı ve 16.11.2005 gün ve 2005/2- 673- 617 E., K. sayılı ilamları da aynı doğrultudadır.
    Açıklanan hususlar yerine getirilmeksizin işin esası hakkında sonuca gidilmesi doğru değildir. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, aynı Kanunun 440. maddesi uyarınca kararın tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,15.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.


     

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi