15. Ceza Dairesi 2017/27586 E. , 2019/4439 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 21/03/2012 tarihinde katılan ...’nın aslı ele geçmeyen sahte kimliğini kullanarak, Finanbank/Çemenzar Şubesi’nden 10.650 TL tüketici kredisi kullandığı, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda;
5237 sayılı TCK"nın 158/1-j bendinde, dolandırıcılık suçunun, Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, işlenmesi, nitelikli hal olarak kabul edilmiş olup, bu suçun oluşabilmesi için, kredi elde eden kişinin banka veya diğer kredi kurumu görevlilerini hile ile aldatmış olması gerekir. Bu hukuksal bilgiler ışığında somut olay incelendiğinde, nitelikli dolandırıcılık suçunun mağdurunun banka olduğu, bankanın farklı şubelerinden kredi çekilmesi durumunda eylemin tek bir mağdura karşı işlenmiş kabul edileceği dikkate alınarak; sanığın Finansbank’ın farklı şubelerine yönelik başka eylemler nedeniyle açılan davaların olduğu, ve bu dava dosyaları ile temyize konu eylem arasında hukuki kesintinin gerçekleşmediği, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla Kanun"un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlali ile haksız menfaat ederek zincirleme suç hükümlerinin uygulanması ihtimalinin bulunması, her ne kadar ekspertiz raporlarında inceleme konusu sözleşme ve belgelerdeki imzaların sanığın eli mahsulü olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmişse de; sanığın benzer eylemlerinden dolayı safahat görmüş birden çok dava dosyasının bulunduğu, bu dava dosyalarının bir kısmında sanığın farklı zamanlarda farklı imzaları kullandığının kendisi tarafından beyan edilmiş olması, tanık olarak beyanı alınan banka çalışanı ...’ın gerek hazırlıkta ve gerekse kovuşturma aşamasında kredi kullanan kişi olarak sanığı teşhis etmesi karşısında;
Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; DenizbankA.Ş./Dudullu Şubesi’nden suça konu 12/01/2012 tarihli kredinin başvurusunda bulunan şahsa ait kamera görüntüleri ve fotoğraflar ile sanığa ait tüm yönlerden çekilmiş fotoğrafların temin edilmesi, kamara görüntüleri ile fotoğraflarda yer alan şahsın sanık olup olmadığının saptanması, gerektiğinde bu görüntü ve fotoğraflar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, kredi kullanan şahsın sanık olup olmadığının belirlenmesi, sanığın benzer eylemlerinden dolayı safahat görmüş birden çok dava dosyasının bulunduğu, bu dava dosyalarının bir kısmında sanığın farklı zamanlarda farklı imzaları kullandığının kendisi tarafından beyan edilmesi göz önüne alındığında; sanığın farklı zamanlarda attığı değişik harf ve karakterdeki imzalarının temini ile bu mukayese imzalar ile kredi sözleşmesi ve ekindeki imzalar üzerinde grafolojik inceleme yaptırılması, sanığın Finansbank A.Ş.’nin Çarşı Tuzla, Güneşli, Avcılar, Çemenzar Şubeleri’ne yönelik eylemler nedeniyle Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.05.2015 tarih ve 2014/12 Esas, 2015/161 Karar, Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2012/271 E.-2012/419 K., İstanbul Anadolu 8.Ağır Ceza Mahkemesi’nin 19.11.2014 tarih ve 2014/353 E., 2014/367 K., İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 05.11.2013 tarih ve 2013/188 E. 2013/324 K. sayılı dava dosyalarının akıbeti araştırılarak, mümkün ise dava dosyalarının birleştirilmesi, birleştirme mümkün değil ise söz konusu dava dosyalarının örnekleri dosya içerisine alınarak, delilerinin birlikte değerlendirilmesi, sonucuna göre, sanık hakkında TCK"nın 43 maddesi gereği zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı belirlenerek, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 29/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.