MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : TCK"nın 155/2, 52, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet


Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın akaryakıt istasyonunun market bölümünde kasiyer olarak çalıştığı, katılanın yaptığı stok sayımı sonucunda, yazar kasa fişlerini iptal etmek ve yapılan satışları kayıt dışı bırakmak suretiyle toplamda 38.555 TL yi zimmetine geçirdiğinin tespit edildiği, bu şekilde sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda;
Sanığın savunmalarında; atılı suçlamayı kabul etmediğini belirtmesi, katılanın yapmış olduğu stok sayımında fiziken olmayan malların sanık tarafından iptal edilen fişlerle müşteriye verildiğinin ancak parasının kasada olmadığının tespit edildiğini, sanığın eylemleri sonucu yaklaşık 38.000 TL civarında zararının bulunduğunu beyan etmesi, kamera kayıtlarında yapılan inceleme sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda; kamera kayıtlarından fiş iptali yapıldığının tespit edilemediği yönünde görüş ve kanaatin bildirilmiş olması, sanığın çalıştığı işyeri aleyhine uhdesinde para olup olmadığı hususunun belirlenmemiş olması, stok listeleri ve yapılan analiz çalışmalarının yeterli olmadığının anlaşılması karşısında;
Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkarılması bakımından; sanığın çalıştığı dönemler itibariyle; kapsayacak şekilde tüm şirket kayıt ve defterleri ile stok ve kasa defterleri, tüm kasiyerlerin iptal fişleri, iptal fişlerinin denetimine ilişkin evrak, kasaların ve kasiyerlerin çalışma sistemine ilişkin bilgi ve belgelerin getirtilerek, dosya içeresine alınması, delillerin bu şekilde toplanmasından sonra; dosyanın bilirkişi heyetine tevdii sağlanarak, sanığın yazar kasa fişlerini iptal etmek ve yapılan satışı kayıt dışı bırakmak suretiyle uhdesinde para bulundurup bulunmadığı, var ise miktarının ne kadar olduğu konusunda hüküm kurmaya ve denetime elverişli şekilde rapor alınması, sonucuna göre; sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabule göre de;
1- Sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla Kanun"un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
2- 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1, 2 ve 4. numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlayarak yürürlüğe girdiğinden koşulların oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına 22/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.