Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından, borçlular G.S.O. Yedek Parça … Ltd. Şti ve Şahin Nakliyat İnş. … Ltd. Şti.  hakkında, ihtiyati haciz kararına dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu şirketlerden G.S… Ltd. Şti. nin adresinde yapılan haciz sırasında şirket yetkilisi Erol Gençel’ in  borcun tamamına icra kefili olduğunu beyan ettiği, borçlu G. S … Ltd. Şti. tarafından takibin iptali talepli dava açıldığı, Büyükçekmece İcra Hukuk Mahkemesinin 2008/ 100 E. 2010/ 183 K. Sayılı ilamı ile şikayetin kabulü ile takibin davacı şirket bakımından iptaline karar verildiği, bu karar sonrasında borçlu G.S... Ltd. Şti ve E.G.’ in İcra müdürlüğüne başvurarak hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, İcra müdürlüğünce takipte iki borçlu bulunduğu, G. S… Ltd. Şti yönünden takibin iptaline karar verilmiş olsa da diğer borçlu yönünden takibin devam ettiği, E.G.in dosya borcunun tamamına kefil olduğu, ayrıca icra emrinin iptalinin mahkeme kararı ile yerine getirilebileceği gerekçesi ile kefil E.G.yönünden hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, bu karara karşı kefil E.G. tarafından İcra mahkemesine şikayet yoluna başvurularak şahsi kefaletin iptali ile  hacizlerin kaldırılmasının talep edildiği, mahkemece şikayetçinin icra kefili olduğu asıl borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmiş olup bu karar kesinleşmekle icra kefilliğinin son bulacağı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile şikayetçi E. G. yönünden hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Somut olayda, borçlu G.S.Oto Yedek Parça … Ltd. Şti yetkilisi E. G.şirket adresine haciz için gelindiğinde borcun tamamına tüm borçlar yönünden kefil olmuş, ve kendisine icra emri tebliğ edilerek hakkındaki takip kesinleşmiştir. Sonradan takibin borçlulardan biri yönünden iptal edilmiş olması borcun tamamına kefil olmuş şikayetçi icra kefili  hakkındaki takibin devamına engel olmaz.    
O halde mahkemece şikayetin reddi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.