Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi alacaklı icra mahkemesine başvurusunda borçluya ait .ada.parselde kayıtlı taşınmazı ihale yoluyla 01.10.2010 tarihinde alacağa mahsuben aldığını ihale bedelini 11.10.2010 yatırdığını, borçlu C.Ö."nin Eyüp İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2010/837 E. sayılı dosyasında taşınmazda hissedar olan F.O "nun da Eyüp İcra Mahkemesi"nin 2010/838 E. sayılı dosyasında ihalenin feshi istemiyle dava açtıklarını her iki dava dosyasının 2010/837 E. sayılı dosyada birleştirildiğini ve yapılan yargılama neticesinde 23.05.2011 tarihinde davacı C.Ö."in davasının kabulü ile ihalenin feshine, birleşen davada F.O davasının reddine karar verildiğini, C. e Ö."in açtığı davanın temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, F.O "nun açtığı davanın ise verilen kararın bu şahsın temyizi nedeniyle kesinleşmediğini, beyan ederek C.Ö."in açtığı dava neticesi verilen fesih kararının kesinleşmesi nedeniyle ihale bedelinin iadesini icra müdürlüğünden taleplerinin reddine dair 22.03.2011 tarihli kararının iptalini istemiştir.
Borçlu C. Ö. ile takipte taraf olmayan taşınmaz hissedarı F.O.un ayrı ayrı açtıkları ihalenin feshi davaları birbirinden bağımsız olup her iki davanın birleştirilmesine karar verildiği ve birleşen her dava için ayrı ayrı hüküm kurulduğu görülmektedir. Borçlunun açtığı davada davanın kabulü ile ihalenin feshine karar verildiği ve kararın bu kısmının temyiz edilmediği anlaşıldığından, birleşen davada F.O.davasının reddi nedeniyle kararın temyiz edilmesi ihalenin feshedildiği gerçeğini değiştirmeyeceğinden mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.