Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı ..... Sigorta AŞ. vekili tarafından borçlular aleyhinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatılmış, örnek 9 numaralı ödeme emrinin borçlu ... "a 11.09.2008 tarihinde tebliğ edilmesi üzerine adı geçen borçlu tarafından süresi içinde icra dairesine itirazda bulunulmuştur. Borçlu 7 günlük süreden sonra da icra mahkemesine başvurarak, takip konusu teminat ipoteğinin, cari hesap veya kredi ilişkisine dayanmadığını, dava açılıp alacak miktarı tesbit edilmeden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu edilemeyeceğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece teminat ipoteğinin cari hesap veya kredi ilişkisine dayanmadığı, bu durumda genel mahkemede dava açılıp alacak miktarı belirlenmeden icra takibine konu edilemeyeceği gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmiştir.
İİK"nun 149/b-1. maddesinde, 149.maddede yazılı haller dışındaki muaccel alacaklar için icra dairesince borçluya ve varsa gayrimenkul sahibi 3.şahsa ödeme emri gönderileceği belirtilmiştir. Ayrıca İİK"nun 150/a-1.maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı kanunun 62. maddesi gereğince, borçlunun tüm itirazlarını 7 günlük süre içerisinde icra dairesine bildirmesi zorunludur. Nitekim borçlu tarafından süresinde itiraz edildiğinden takip durdurulmuştur. İtirazın kaldırılması yönünde bir karar getirilmediği sürece takibe devam edilemez. Şikayetçinin ileri sürdüğü hususlar ise ancak itirazın kaldırılması aşamasında tartışılabilir.
O halde mahkemece, istemin süreden reddi yerine işin esasının incelenerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.