5. Ceza Dairesi 2016/4186 E. , 2016/8056 K.
"İçtihat Metni"Görevi kötüye kullanma ve gerçeğe aykırı bilirkişilik yapma suçlarından şüpheliler ..., haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 03/11/2015 tarihli ve 2014/126154 soruşturma, 2015/78614 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik müşteki tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii ... Sulh Ceza Hakimliğinin 07/12/2015 tarihli ve 2015/5400 Değişik İş sayılı Kararının;
Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hali öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet Savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet Savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müşteki tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan şikayette, aleyhine başlatılan... İcra Müdürlüğünün 2008/15367 Esas sayılı dosyası kapsamında yazılan talimat üzerine, Sarıyer İcra Müdürlüğünün 2010/869 talimat sayılı dosyası üzerinden gerçekleştirilen kıymet takdiri işleminde gerekli usullere riayet edilmediğini, bilirkişi olan şüphelilerin soruşturmaya konu taşınmazı incelemediklerini, civarda araştırma yapmadıklarını, dolayısıyla hatalı ve kasıtlı olarak gerçeğe aykırı 04/03/2010 tarihli raporu tanzim ettikleri, yine icra müdürü olan şüpheli ..."nun ise bu rapora istinaden bahse konu taşınmazın satılmasını sağladığını belirttiği, dosya kapsamında bulunan 02/05/2014 tarihli İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan bilirkişi raporu ile 04/03/2010 tarihli rapor arasında bahse konu taşınmazın değeri yönünden ciddi farklılıkların bulunması karşısında, bu hususların araştırılarak bilirkişi olan şüphelilerin düzenledikleri rapor nedeniyle kusurlu davranıp davranmadıklarını tespit etmek amacıyla denetime olanak verecek şekilde konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması, yine icra müdürü olan şüpheli hakkında da gerekli araştırma yapıldıktan sonra toplanan deliller doğrultusunda olayın açıklığa kavuşturulmasından sonra şüphelilerin hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, sadece müştekinin ifadesi alınmak ve şikayete konu bilirkişi raporu temin edilmek suretiyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca bozulması lüzumu ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli, 26/02/2016 gün ve 94660652-105-34-2053-2016-Kyb sayılı Kanun yararına bozmaya atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"ndan tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:
Kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname münderecatı yerinde görüldüğünden talebin kabulü ile İstanbul 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 07/12/2015 tarihli ve 2015/5400 Değişik İş sayılı Kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 29/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.