Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1586
Karar No: 2020/4174
Karar Tarihi: 03.06.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/1586 Esas 2020/4174 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2018/1586 E.  ,  2020/4174 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, davalı avukata 22.05.1995 tarihinde vekaletname verdiğini, davalı tarafından ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne ait 1995/897 Esas sayılı dava dosyasının takip edildiğini, ne var ki davalının, avukatlık unvanının gerektirdiği özen, saygı ve güvene yakışır bir şekilde hareket etmediğini, görevini gereği gibi yerine getirmeyerek kendisini zarara uğrattığını, davalıyı haklı olarak azlettiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla uğramış olduğu maddi ve manevi zararlar nedeniyle, 10.000,00 TL manevi tazminat ile 80.000,00 TL maddi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline, ayrıca davalıya vermiş olduğu 1.000,00 TL peşin vekalet ücreti ve masraf olarak verdiği 1.650,00 TL’nin, ödediği tarihteki değerleri ile İş Bankası likit fona endekslenerek iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dava, avukat olan davalının, özen ve sadakat borcuna aykırı davranmak suretiyle müvekkilini zarara uğrattığı iddiasıyla açılan tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalının vekil olarak takip ettiği dava sonucunda verilen kısmen kabul kısmen redde ilişkin hükmün, reddedilen kısım yönünden vekili tarafından temyiz edilmediğini beyan ederek maddi ve manevi zararlarının tazminini talep etmiştir. Davalı ise haksız olarak azledildiğini, ödenmeyen ücret alacakları yönünden açtığı davada azlin haksız olduğunun kabul edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece bozma sonrası, davacının kararın temyiz edilmemesi nedeniyle uğramış olduğu bir zararının bulunup bulunmadığı ve davalının temyiz yoluna başvurması durumunda davacı yararına bir sonuç alınıp alınmayacağını belirlemek amacıyla Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Bankacılık ve Sigortacılık Yüksek Okulu Medeni Hukuk öğretim üyesi bilirkişiden alınan raporda sonuç olarak; kararın temyiz edilmemesi nedeniyle davacının zararı oluştuğu kanaatinde olduğu bildirilmiş, itiraz üzerine 2 borsa uzmanı ve 1 hukukçudan oluşan heyetten alınan 21.04.2017 tarihli bilirkişi raporunda ise; davalının davacı vekili olarak takip ettiği Asliye Ticaret Mahkmemesinde Good Year hisse senetlerine yönelik olarak verilen kısmen kabule ilişkin kararın, o dosyanın davalısı tarafından temyizi üzerine kabul edilen kısım yönünden bozulduğunu, bozma sonrası dosyada alınan rapor sonrası davanın tümden reddedildiğini ve Yargıtay"ca onanarak kesinleştiğini, Good Year hisseleri yönünden yapılan değerlendirmelerin, reddedilen ve temyiz edilmeyen İş Bankası B ve C hisse senetlerine de şamil olduğunu, sonuç olarak işbu tazminat davasındaki davalı ...’ın vekalet görevinde gösterdiği tespit edilen ihmali olmasaydı dahi davacı ...’un elde edeceği sonucun farklı olmayacağı kanısına varıldığını beyan etmişler ve mahkemece de davacının herhangi bir zararının bulunmadığına dair dosyada alınan son rapor hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmişse de, bilirkişi raporları arasında çelişki mevcut olduğundan, raporlar hüküm kurmaya elverişli görülmemiştir. Mahkemece, söz konusu Ticaret Mahkemesine ait dava dosyasında davalı avukatın, reddedilen hisse senetleri yönünden temyiz yoluna başvurmuş olması halinde, davacı yararına bir sonuç alınıp alınamayacağı konusunda, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda, itirazları da karşılar şekilde gerekçeli, nedenlerini açıklayıcı taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınmak ve iki rapor arasındaki çelişkiyi gidermek sureti ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Davalı taraf yargılama aşamasında aynı konuya ilişkin açılan birden çok davanın bulunduğunu savunarak derdestlik itirazında bulunmuştur. 6100 sayılı HMK"nın 114/1-ı bendiyle "aynı davanın daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması" ve aynı maddenin (i) bendiyle "aynı davanın daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması" dava şartı olarak kabul edilmiştir. Aynı yasanın 115/1 ve 2. maddelerine göre "1-Mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflarda dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. 2-Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir." Bu açıklamalar doğrultusunda, davacı ve davalı arasında dava konusu yapılan talepler yönünden, özellikle derdestlik ve kesin hüküm bulunup bulunmadığı değerlendirilmeden yazılı şekilde işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2.bentte açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi