Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1906
Karar No: 2018/2739
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/1906 Esas 2018/2739 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/1906 E.  ,  2018/2739 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkil şirkete kasko poliçesi ile sigortalı vasıtanın Karayolları 15. Bölge Müdürlüğü önüne geldiğinde gidişe göre yolun sol tarafında belediyeye ait orta refüj çalışması ve refüj kenarında bordür taşlarının ve kum birikintilerinin bulunması ve yeteri kadar işaretleme yapılmaması nedeniyle kaza yaparak pert total olduğunu, hasar nedeniyle sigortalıya araç rayiç bedeli olarak 06/04/2011 tarihinde 18.000,00 TL ödendiğini, davalı idarenin meydana gelen hizmet kusurundan dolayı % 100 kusurlu ve sorumlu olduğunu beyanla, 6.390,00 TL rücu tazminatının ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 6.390,00 TL asıl alacağın 06/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
    6100 Sayılı HMK 26. maddesine göre hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.Somut olayda dava dilekçesinde davalının tam kusurlu olduğu, sigortalıya ödenen 18.000,00 TL bedelden, sovtaj bedeli olan 11.610,00 TL’nin tenzilini müteakip bakiye 6.390,00 TL’nin rücuen tahsili talep edilmiştir. Yargılama sırasında alınan 26.2.2016 tarihli bilirkişi raporuna göre sigortalı aracın güncel değerinin 27.300,00 TL, sovtaj bedelinin 13.800,00 TL olduğu, aradaki fark olan gerçek zararın ise 13.500,00 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece hükme esas alınan 6.1.2016 tarihli bilirkişi raporunda ise davacıya sigortalı araç sürücüsünün %20 oranında, davalının ise %80 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda davacı ve davalının temyiz nedenleride gözönüne alındığında mahkemece dava dilekçesindeki belirttiği araç değeri ve kusur miktarı yönünden taleple bağlı kalınarak, davalının %80 kusur oranına isabet eden kısmına hükmedilmesi gerekirken, davacının talebini aşarak HMK"nin 26.madde hükmüne aykırı biçimde yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    3- Kabule göre de; dava asıl alacak yönünden kabul edilip reddedilen kısım bulunmadığına göre, mahkemece asıl alacak bölümünün ferisi niteliğinde faizin talepten farklı belirlenmesi davanın kısmen reddi biçiminde değerlendirilerek, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 19.03.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi