Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, ödeme emri tebligatının usulsüzlüğü iddiasına dayanan şikayettir. Borçlu şikayetinde; kapısına haber kağıdı bırakılmadığı, komşularının bilgilendirilmediği ve Küçükçamlıca Mahallesi Muhtarlığı’nda da kaydının bulunmadığını bildirerek ödeme emri tebligatının usülsüz olduğunu ileri sürmüş, Mahkemece   tebligatın 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 21 ve Tüzüğün 28. Maddelerine uygun olduğu gerekçe gösterilerek  duruşma açılmaksızın dosya üzerinde bu konudaki şikayetin reddine karar verilmiştir.
HGK.nun 2003/12-600 Esas-606 Karar ve 22.10.2003 tarihli kararında da işaret edildiği gibi borçlu vekilinin şikayetinde maddi vakıalara da dayanarak tebligatın usulsüzlüğünü öne sürdüğüne göre duruşma açılıp, ileri sürülen maddi vakıaların incelenmesi zorunludur.
 O halde Mahkemece; borçlunun, tebligatın usulsüz olarak bırakıldığını bildirdiği Küçükçamlıca Mahallesi Muhtarlığı’nda kaydının bulunup bulunmadığı araştırılıp, ibraz edilen ikametgah belgesi de nazara alınarak şikayetçinin iddiaları değerlendirilerek   tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı irdelenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken dosya üzerinde, eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi ve  şikayetin reddine karar verilmesi  isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.