11. Ceza Dairesi 2016/1584 E. , 2017/3755 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, memur olmayan kimsenin resmi belgede sahteciliği, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
I-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... (1958 dğ), ... (1974 dğ.), ..., ... ve ... haklarında verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekillerinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Elde edilen delillerin hükümlülüğe yeter nitelik ve derecede bulunmadığı mahkemece dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar ..., ... ve... vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
II- Sanıklar ..., ..., ...,.(Gar), ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarında verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekillerinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1- Katılan ...’ın satmak istediği yerin 71 m2 olduğunu belirttiği ve olay tarihinde katılanın hesabına 8.750 TL para yatırılmış olduğu, ...’in satmak istediği yerin 60 m2 olduğunu belirttiği ve bu yer için 6.000 TL aldığının kendisi ve sanık ... tarafından beyan edildiği, ...’in 25 m2"lik yeri satmak istediğini ve bu yer için 2.500 TL üzerinden anlaştığını beyan ettiği görülmekle; öncelikle satılmak istenen ve satılan taşınmazlar üzerinde keşif icra edilerek katılanların satmayı tasarladığı yerler ile suça konu vekaletname ile satılan yerlerin suç tarihindeki piyasa değerlerinin ayrı ayrı tespit edilerek, katılanların satış için beyan ettikleri fiyatların satmayı düşündükleri yerler için uygun veya yaklaşık değerler olup olmadığının belirlenmesi, yine suça konu satılan yerler için satış vekaleti çıkarılarak satılması sürecindeki kısa zaman aralığında bu kadar fiyat artışının mümkün olup olmadığının keşif sırasında hazır bulundurulacak konusunda uzman bilirkişilerden bu konuda beyan veya rapor alınması,
2- Sanıkların tüm olaylarda birlikte hareket ettiklerinin ve irtibat halinde olduklarının telefon görüşmelerinden anlaşılması, suça konu satış işlemleri sebebiyle katılanlara ödenen para miktarı ve ödenme şekli ile ilgili çelişkili beyanlarda bulunmaları, emlakçılıkla uğraştıklarını beyan eden bazı sanıkların bu meblağdaki satış bedelleri için hiçbir makbuz veya belge almamış olmalarının hayatın olağan akışına uygun düşmemesi, katılanların hesabına giren yüksek meblağda bir satış bedeli olmadığı gibi sanıkların da yüksek meblağlarda ödeme yaptıklarına dair beyanlarını belgelendiremedikleri ve ...’ın hesabına giren 8.750 TL"yi de sanıkların kendilerinin gönderdiğini kabul etmedikleri hususunun dikkate alınmaması,
3-a)Katılan ...’e yönelik eylemde; katılanın 25 m2"lik yer için sanık ... ile görüşme yaptığı konusunda katılan ... vekili tarafından Asliye Hukuk Mahkemesinde dinletilen tanıklardan ...i’nin "... çiftlik beldesinde bulunan evinin yanında 25-30 m2"lik küçük bir yerinin olduğunu, bunun davacının işine yaramayacağını, kendisine vermesini, eşinin ölümünden dolayı perişan olduğunu" beyan ettiği,...’ın “Muksin, davacıya gelip senin Çiftlik beldesinde parçalı yerlerin varmış, onlardan birini bana verir misin diye beyanda bulundu, davacı da kendisine benim Çiftlik beldesinde çok parçalı yerim var, hangisini istiyorsun bakalım sonra konuşuruz dediğini" söylediği, ...’ın "...benim bilgim davacının taşınmaz satmaya ihtiyacının olmadığıdır. Şu anda davacının bir taşınmazı üzerinde kat karşılığı sözleşmesi uyarınca bina yapmaktayız, buradan hissesine düşecek kısmın değeri yaklaşık 1.000.000 TL civarındadır, davacı satacak olsaydı kanaatimce oradan kendisine düşecek yerden satardı” şeklinde beyanda bulunduğu halde; bu tanıkların ceza mahkemesi huzurunda dinlenerek olaya ilişkin bilgi ve görgülerinin sorulması gerekirken hukuk mahkemesinde alınan ifadeleriyle yetinilmesi, gerekçeli kararda ise bu konuda tanık bulunmadığı belirtilerek eksik araştırma ve yetersiz değerlendirme ile karar verilmesi,
b) Sanıklardan ...’nun soruşturma ve mahkeme ifadelerinin belirgin bir çelişki içerdiği, talimatla alınan beyanının müştekinin anlatımını teyit eder nitelikte olduğu halde daha sonra tehdit edildiğini söyleyerek tamamen farklı bir ifade verdiği, verdiği ikinci ifadesinde kendisinin garson olmasına rağmen ...’in gayrimenkul satışı için kendisinden yardım istediğine dair beyanının hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi kim tarafından ne şekilde tehdit edildiğine dair bir bilgi de vermediği, sanığın bu çelişkili ifadelerinden hangisine neden üstünlük tanındığının tartışılmaması,
c)Sanık ... (Gar) ...’nın olay tarihinde asgari ücretle bir emlakçıda çalıştığını söylemesine rağmen hangi emlakçının yanında ne kadar ücretle çalıştığı ve olay tarihinde evli olup olmadığı araştırılıp kendisi ve olay tarihinde evli ise eşinin gelir durumunun bu vasıf ve değerde bir gayrimenkulü almak için uygun olup olmadığı tespit edilip, suça konu taşınmazdaki büyük hissenin... tarafından, küçük hissenin ise bu işleri takip eden ... tarafından alınmasının bu olayın gelişimine ve dosya kapsamına uygun olup olmadığının tartışılması gerektiğinin dikkate alınmaması,
4- Katılan ... ve ...’e yönelik eylemlerde;
a) Sanık ...’in ifadeleri arasında çelişkiler bulunması, bu sanık hakkında tanık ..’nin "dükkanın karşı tarafından ...’in geldiğini gördüm, tanıştığımız için benim yanıma geldi ve bana seninkilerin malları dolandırıldı şeklinde bir söz sarfetti, seninkiler ... ve ..., ben....’e bunları kim dolandırmış diye sordum, ..."in gözü görmez, kulağı duymaz, tüm ilişkilerini ... yürütür,ben evlerine girip çıktığım için biliyorum, ben .."e ..."i dolandıran kim diye sordum o da ... dedi, ben bundan tedirgin oldum, ..."un 5000 TL eski borcu vardı, ...ben .."e bana gerçeği söyle dedim, kendisi ile samimiyetimize binaen, ... 5-6 kişi ile ortak emlakçılık yaptığını söyledi, bana ... ile ...’un isimlerini söyledi, ben zaten ... deyince irkildim, ben kendisine arazinin 1/5"nin mirastan dolayı kendisine ait olduğunu hatırlattım, ... bana vermezlerdi, iyi oldu dedi, .. konuşmamızın devamında ... ...’i notere 60 metre kare yer için götürdüğünü, herşeyin ayarlandığını, şahidi ...’un bulduğunu, parmağı da kendisinin bastırdığını anlattı" şeklindeki ifadesiyle, kendisine bu sanığın dolandırıcılık eylemine katıldığını anlattığını beyan etmesi; yine sanığın, ... ve ...A.Ş. ile yoğun bir telefon görüşmesi bulunduğunun ve irtibat halinde olduklarının anlaşılması, dosyada dinlenen diğer tanık ifadelerinde sanık ile katılan ...’ın eşinin aralarının iyi olmadığının belirtilmesine rağmen bu hususların değerlendirilerek hangi ifadeye neden itibar edildiğinin ya da edilmediğininin tartışılmaması,
b) Sanık ...’ın diğer sanıklarla ve noter katibi olan ... ile yoğun telefon görüşmelerinin olması, gayrimenkul satışıyla ilgili olarak sanığın Garanti Bankası-Fethiye Şubesi’ndeki banka hesabına 415.000 TL paranın, beraat eden sanık ... hesabından aktarılmış olması, bu paranın geliş sebebiyle ilgili sanıkların birbiriyle ilgili çelişkili beyanda bulunmaları, yine satış bedelinin farklı hesaplardan yapılarak gizlenmeye çalışılması, bu paraların kime ödendiği ve satış bedeli konusunda tüm sanıkların çelişkili ifadelerde bulunmaları hususlarının değerlendirilmemesi,
c) Noter çalışanı olan sanık ...’nın diğer sanıklarla yoğun bir telefon görüşmesi içerisinde olduğu, her ne kadar sanık bu görüşmelerin iş ve ailevi sebeplerle olduğunu beyan etmiş ise de mesai saatleri içi ve dışındaki bu görüşmelerinin yoğunluğunun belirttiği sebeplere uygun düşmediği; katılan ... tarafından verilen vekaletnamede, tanık olan ...’in, vekaletnamenin tam olarak okunmadığı, bir kısmının ... tarafından okunduğu yönündeki ifadelerinin müşteki ...’in beyanlarını teyit ettiği, dosyaya konu sahtecilik eylemlerinin noter çalışanı olmadan yapılmasının mümkün olmadığı hususunun dikkate alınmaması,
d) Sanık ...’un irtibatlı olduğu...A.Ş. isimli şirketin suça konu 94 ada 1 parsel sayılı taşınmazı önceden beri almak istediğinin müşteki ..."in beyanlarında belirtilmesi ve söz konusu yerin ...’un ortağı olduğu ... A.Ş. tarafından satın alınması karşısında; gayrimenkulün kısa zaman içinde çok fazla el değiştirmesi nedeniyle, satış bedelinin bu zaman içinde bu kadar artmasının mümkün olup olmadığının araştırılmaması, satış bedeliyle ilgili sanıkların çelişkili beyanları, satış bedelinin farklı hesaplardan farklı kişiler adına ödenerek gizlenmeye çalışılması, satışın 2 aşamalı olarak gerçekleştirilmesi hususlarının ve ...’un bu satış işlemleriyle ilgisinin değerlendirilmemesi,
5) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...’ın birlikte hareket ettiklerinin telefon kayıtlarıyla anlaşıldığı, satış bedellerinin bir kısım sanıkların akrabaları üzerinden farklı banka hesaplarıyla yapılarak dolandırıcılığın gizlenmeye çalışıldığı, satış bedelleri ve gönderilen paraların akıbeti konusunda sanıkların kendi aralarında çelişkili beyanlarda bulunarak muvazaalı satış yapıldığı yönünde kanaat uyandırmaları karşısında; öncelikle yukarıda belirtilen eksiklerin tamamlanması, sanıklar tarafından alınan satış yetkili vekaletnamelerin tapuda satış işlemlerinde kullanıldıkları da nazara alındığında sanıkların içerik itibariyle sahte vekaletnamelerle tapuda işlem yapmak suretiyle zincirleme şekilde sahtecilik suçunu işleme ihtimalleri gözetilerek;
Katılan ...’a karşı gerçekleştirilen eylemde sanıklar ..., ... ve ... hakkında TCK 204/1-3 ve 43 maddelerinin; ...’e yönelik vekaletname sahteliği ve bununla tapuda işlem yaptırılmasından dolayı ... hakkında zincirleme suç oluşması ihtimaline binaen TCK 43 maddesinin, aynı olay sebebiyle sanık ... hakkında sahte vekalete dayanarak tapuda devir işlemi nedeniyle 204/1 maddesinin; katılan ..."e yönelik eylemde sanıklar ... ve ...’nun tapuda devir işlemleri için içerik itibarıyla sahte satış vekaleti düzenlemeleri sanık ... ve Pembe Kiracı’nın içerik itibarıyla sahte vekaletlere dayanarak tapuda işlem yaptırmaları nedeniyle TCK 204/1 maddesinin haklarında uygulanması ihtimallerine binaen gereğinin takdir ve ifası için Cumhuriyet Başsavcılığı"na suç duyurusunda bulunulması, dava açılması halinde bu dava ile birleştirilmesi, daha sonra tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının toplanan tüm delillere göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.